Multilingual Turkish Dictionary

Turkish French

Turkish French
ÇOK YEMEK : Turkish French

se gaver

ÇOK YEMEK YEMEK : Turkish French

avoir le ver solitaire

ÇOK YORGUN : Turkish French

crevé, fourbu/e, recru/e

ÇOK YORGUN OLMAK : Turkish French

dormir debout

ÇOK YORMAK : Turkish French

éreinter, harasser, vider

ÇOK YORULMAK : Turkish French

s'excéder, se claquer

ÇOK ZAMAN ÖNCE : Turkish French

il y a belle lurette

ÇOK ZAYIF : Turkish French

émacié/e, étique, squelettique

ÇOK ÇALIŞMAK : Turkish French

trimer

ÇOK ÇOK : Turkish French

abondamment

ÇOK ÖNEMLİ : Turkish French

primordial/e

ÇOK ŞİDDETLİ : Turkish French

draconien/enne, mortel/le

ÇOK ŞUBELİ MAĞAZA : Turkish French

magasin à succursales multiples

ÇOKBİLMİŞ : Turkish French

finaud/e, pédant/e

ÇOKBİÇİMLİ : Turkish French

multiforme

ÇOKEVLİLİK : Turkish French

polygamie [la]

ÇOKEŞLİLİK : Turkish French

polygamie [la]

ÇOKGEN : Turkish French

polygone [le]

ÇOKGÖREVLİ : Turkish French

polyvalent/e

ÇOKHÜCRELİ : Turkish French

multicellulaire

ÇOKİŞLEVLİ : Turkish French

polyvalent/e

ÇOKKARILI : Turkish French

polygame

ÇOKKARILILIK : Turkish French

polygamie [la]

ÇOKKOCALI : Turkish French

polyandre

ÇOKKOCALILIK : Turkish French

polyandrie [la]