Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
NEV-A-NEV : Turkish Risale

f. Yeni yeni

NEV-AMUZ : Turkish Risale

f. Acemi. Yeni alışan

NEV-ARUS : Turkish Risale

(C.: Nev-arusân) f. Yeni gelin

NEV-AYİN : Turkish Risale

f. Yeni tarz, yeni üslub. * Yeni üslub çıkaran

NEV-İ BEŞER : Turkish Risale

(Bak: Nev')

NEV-İCAD : Turkish Risale

f. Evvelce yok iken sonradan yapılmış. Yeniden meydana getirilmiş

NEV-İNAN : Turkish Risale

f. Acemi at, bineğe yeni alıştırılan at

NEVA : Turkish Risale

Bir yerden bir yere nakletmek. * Hıfzetmek, korumak. * Sohbet etmek

NEVA-SAZ : Turkish Risale

f. Çalgıcı, okuyucu

NEVA-Yİ NEY : Turkish Risale

Ney sesi

NEVABIZ : Turkish Risale

(Nâbıza. C.) Nabız damarları

NEVABİG : Turkish Risale

(Nâbiga. C.) Şerefli ve ulu kimseler. * Sonradan şâir olan kişiler

NEVABİT : Turkish Risale

(Nabite. C.) Nebatlar. Bitkiler. * İmar ve ihdas. * Dünya ahvâlinden habersiz. * Taze, genç kimse

NEVACİZ : Turkish Risale

(Nâciz. C.) Azı dişlerinin arkasındaki altlı üstlü bulunan dişler

NEVAD : Turkish Risale

f. Zarar, ziyan, hasar. * Mahzen. * Dil

NEVADE : Turkish Risale

Torun

NEVADİ : Turkish Risale

(Nâdi. C.) Toplantılar, meclisler

NEVADİR : Turkish Risale

Az olanlar, nâdirler

NEVAFİL : Turkish Risale

(Nâfile. C.) Farz ve vâcib olandan başka ibadetler. Nâfile (yani sevab için kılınan) namaz veya tutulan oruçlar

NEVAFİS : Turkish Risale

(Nefsâ. C.) Loğusalar. Yeni doğum yapmış kadınlar

NEVAGER : Turkish Risale

f. Okuyucu, hânende

NEVAH : Turkish Risale

Kül renkli beyaza benzer kumru gibi bir kuş cinsidir ve sesi gayet lâtiftir

NEVAHT : Turkish Risale

f. Okşama. * Saz çalma

NEVAHTE : Turkish Risale

f. Okşanmış. * Saz çalmış

NEVAHTEN : Turkish Risale

f. Çalgı veya saz çaldırmak