Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
NEYNÜFER : Turkish Risale

Nilüfer çiçeği

NEYPARE : Turkish Risale

f. Kamış parçası

NEYRENC : Turkish Risale

(C.: Neyrencât) Tılsım

NEYRENCÂT : Turkish Risale

(Neyrenc. C.) Tılsımlar

NEYRUZ : Turkish Risale

Yaz günü

NEYRİB : Turkish Risale

Koğuculuk, dedikoduculuk

NEYSEB : Turkish Risale

Karıncaların birbirine bitişerek yol almaları

NEYSİTAN : Turkish Risale

f. Sazlık, kamışlık

NEYT : Turkish Risale

İnlemek. * Şiddetle teneffüs etmek

NEYTAL : Turkish Risale

(C: Neyatîl) Belâ, musibet, felâket, meşakkat. * Kova. * İçki ölçeği

NEYY : Turkish Risale

Pişmemiş çiğ et vs. * Devenin semiz olması. * Semiz ve besili deve

NEYYİF : Turkish Risale

Küsur. Ziyade. Artık. Fazla. * İhsan. * Yakın

NEYYİR : Turkish Risale

(Nur. dan) Nurlu, parlak, ışıklı cisim. * Yıldız. Cisim halindeki nur. * Güneş, şems

NEYYİR-İ A'ZAM : Turkish Risale

Güneş, şems

NEYYİR-İ ASGAR : Turkish Risale

Ay. Kamer

NEYYİRAT : Turkish Risale

(Neyyir. C.) Nurlular, nur saçanlar

NEYYİREYN : Turkish Risale

Cisimlenmiş iki nur, yâni: Güneş ile Ay

NEYZ : Turkish Risale

Çok olmak

NEYZAR : Turkish Risale

f. Kamışlık, sazlık

NEYÇE : Turkish Risale

f. Küçük ney

NEYİSTAN : Turkish Risale

f. Kamışlık, sazlık

NEYŞEKER : Turkish Risale

f. Şeker kamışı

NEZ' : Turkish Risale

Çekip koparmak, ayırmak. * Can çekişmek. * Çekip almak. Kuyudan kovayı çekip çıkarmak. * Saymak. * Kaldırmak, yok etmek

NEZA' : Turkish Risale

Başta, alnın iki yanında saç olmayan açık yer

NEZAFET : Turkish Risale

Temizlik, paklık, pakizelik