Turkish Risale
NEŞİR : Turkish Risale
Dağıtma, yayma, herkese duyurma
NEŞİT : Turkish Risale
Neş'eli, sevinçli, şenlikli. Faal
NEŞİTA : Turkish Risale
Bir şeyin, aramaksızın bulunması. * Ansızın bulunan nesne. * Gâzilerin kastettikleri yere varamadan yolda buldukları ganimet
NEŞİŞ : Turkish Risale
Kaynayan şeyden çıkan ses
NEŞŞ : Turkish Risale
Kaynamak, galeyan. * Her nesnenin yarısı. * Davarın tezce derisini yüzüp etinden ayırıp çıkarmak. * Yirmi dirhem. * Karıştırmak
NEŞŞAB : Turkish Risale
Okçu, ot atan
NEŞŞABE : Turkish Risale
Ok yapıcılık, ok yapma sanatı
NEŞŞAF : Turkish Risale
Bir şeyi kendine çeken. * Emen
NEŞŞAL : Turkish Risale
Pişmemiş yemeğe saldıran
NI'ME : Turkish Risale
(C.: Niam) Mal. * Sanat
NIHLE : Turkish Risale
(C.: Nihal) Millet. * Yol. * Diyânet. * Bahşiş, atâ. * Dâva
NIHV (NİHÂ) : Turkish Risale
(C.: Enhâ) Tulum. Yağ tulumu
NIKBE : Turkish Risale
(C.: Nakıb) Zarar ve ayıp verecek derece eziyet
NIKK : Turkish Risale
Kurbağa sesi
NIKMET : Turkish Risale
(Bak: Nikmet)
NIKRİS : Turkish Risale
(Nıkrîs) (C.: Nekaris) Ayak ağrısı
NIKY : Turkish Risale
İlik
NISA' : Turkish Risale
Bir cins beyaz elbise
NISAF : Turkish Risale
Bir şeyi tam olarak ikiye bölme
NISF : Turkish Risale
Yarım, yarı
NISF-I KUTR : Turkish Risale
Dairenin merkezinden geçen ve onu iki eşit kısma ayıran doğru çizginin yarısı. Yarı çap
NISF-ÜL LEYL : Turkish Risale
Gece yarısı
NISF-ÜN NEHAR : Turkish Risale
Öğle vakti, gündüzün ortası. * Meridyen
NISFET : Turkish Risale
(Bak: Nasfet)
NISFİYET : Turkish Risale
Yarımlık. Yarı yarıya bölme
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani