Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
NUSUS : Turkish Risale

(Nass. C.) Nasslar. (Bak: Nass)

NUTFE : Turkish Risale

Duru ve sâfi su. * Meni. Rahimde iki yarım ve ayrı cinsten hücrelerin birleşmişi. * Taşmış, dökülmüş su. * Deniz

NUTK : Turkish Risale

(Nutuk) Söyleyiş, söyleme kabiliyeti, konuşma, hitabet. * Dervişlerce büyüklerin manzum sözleri

NUTK-U İFTİTAHÎ : Turkish Risale

Açış nutku

NUTU' : Turkish Risale

(Nat'. C.) Meşinden yapılmış döşekler. * Sofra bezleri

NUTUF : Turkish Risale

(Nutfe. C.) Nutfeler, dölsuları, spermalar

NUTUH : Turkish Risale

Boynuzuyla vuran davar

NUTÎ : Turkish Risale

(C.: Nevâti) Gemici

NUUMET : Turkish Risale

Yumuşaklık

NUUT : Turkish Risale

(Na't. C.) Vasıflar, keyfiyetler, umuma şâmil sıfatlar. * Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselâm hakkındaki medhiyeler

NUYAN : Turkish Risale

f. Şehzâde. Pâdişah oğlu

NUZAR : Turkish Risale

Altın. * Her nesnenin hâlisi ve iyisi. * Necid diyârında yetişen bir ağacın adıdır, ondan tas ve kâse yaparlar.NUZC $ (Nazc) Yemişin tam olarak yetişmesi, olgunlaşması. * Etin kemikten dökülür derece pişmesi

NUZERA : Turkish Risale

(Nazir. C.) Akranlar, eşler

NUZUB (NAZAB) : Turkish Risale

Sinmek. * Iraklık, uzaklık. * Suyun, toprak tarafından emilmesi

NUŞ : Turkish Risale

f. İçen, içici. * Tatlı şerbet gibi içilecek şey. * Zevk ve safâ

NUŞA NUŞ : Turkish Risale

f. İçtikçe içerek, tekrar tekrar içerek, defalarca içerek, içe içe

NUŞADUR : Turkish Risale

f. Nişadır

NUŞDARU : Turkish Risale

f. Panzehir. * Tiryak. * şarap

NUŞE : Turkish Risale

f. şâd ve sevinçli. Mesrur olan

NUŞENDE : Turkish Risale

(C.: Nuşendegân) f. İçki içen kimse

NUŞHAND : Turkish Risale

f. Tatlı gülüşlü

NUŞİDEN : Turkish Risale

"İçmek" mastarındandır. İçen ve içiçi gibi mânâlara gelir

NUŞİN : Turkish Risale

f. Lezzetli, tatlı

NUŞİRVAN : Turkish Risale

İran'da Milâdi (
579) tarihleri arasında hükümdarlık etmiş Sâsâni padişahı olup adâlet ve doğruluğu ile meşhur olmuştur

NÂ-DANÎ : Turkish Risale

f. Terbiyesizlik, haddini bilmezlik. * Cahillik