Multilingual Turkish Dictionary Turkish Risale

PERESTARÎ : Turkish Risale

f. Hizmetçilik. * Kulluk. * Tapıcılık. * Dalkavukluk

PERESTİDE : Turkish Risale

f. Sevgili, mahbub, sevilen

PERESTİŞ : Turkish Risale

f. Pek çok sevmek. Bendelik etmek. İbâdet etmek

PERESTİŞKÂR : Turkish Risale

İbâdet edercesine seven, çok ileri sevgi ve hürmet besleyen

PERGAZE : Turkish Risale

f. Kuş kanadının vücuda yapışık olan kısmı

PERGEM : Turkish Risale

f. İşsiz güçsüz, boşta dolaşan adam

PERGUL : Turkish Risale

f. Bulgur. * Bulgur pilavı. * Un helvası

PERGUNE : Turkish Risale

f. Yakışıksız, çirkin

PERGÂL : Turkish Risale

f. Pergel

PERGÂLE : Turkish Risale

f. Kaba iplikten yapılan bir cins dokuma. * Parça

PERGÂM : Turkish Risale

f. Döl yatağı. Rahim

PERGÂR : Turkish Risale

f. Pergel. Dâire çizmeğe mahsus âlet

PERGÂRVÂR : Turkish Risale

f. Pergel gibi

PERH : Turkish Risale

f. Hisse, pay. * Değersiz mal

PERHAŞ : Turkish Risale

f. Savaş, harb, muharebe, cidâl, ceng. Kavga

PERHAŞCU(Y) : Turkish Risale

f. Muharib, savaşçı. Kavgacı

PERHUN : Turkish Risale

f. Pergelle çizilmiş çember, dâire, halka

PERHÜDE : Turkish Risale

f. Saçmasapan söz, hezeyan. * Ateşten dolayı sararmış eşyâ

PERHİDE : Turkish Risale

f. İşaret olunmuş

PERHİZ : Turkish Risale

f. Sakınmak, çekinmek. * Vücuda zararlı ve tıbben muzır; ve dinen, zevk veren şeylerden sakınmak. * Hastalıkta bazı yiyecek ve içeceklerden sakınmak

PERHİZKÂR : Turkish Risale

Perhiz eden, nefsini tutan. Zararlı şeylerden, günahlardan sakınan

PERMER : Turkish Risale

f. Ümid etme, umma, bekleme. İntizar

PERMUN : Turkish Risale

f. Süs, bezek

PERNUN : Turkish Risale

f. İnce ve zarif dokunmuş ipek kumaş

PERNİH : Turkish Risale

f. İnce düz taş