Turkish Risale
RESAİL-ÜN NUR : Turkish Risale
Nur Risaleleri. (Bak: Risale-i Nur)
RESD : Turkish Risale
Eşyaları birbiri üstüne yığmak
RESED : Turkish Risale
Ev eşyası
RESEL : Turkish Risale
(C.: Ersâl) Deve ve koyun sürüsü. Topluluk, cemaat
RESEM : Turkish Risale
Atın üst dudağında olan beyazlık
RESEN : Turkish Risale
(C.: Ersân) Atı veya davarı ip ile bağlamak. * İp, halat, urgan
REVANİ-FÜRUŞ : Turkish Risale
f. Revanici. Revani satan
REVASİ : Turkish Risale
(Râsiye. C.) Büyük dağlar
REVASİB : Turkish Risale
(Rüsub. C.) Tortular
REVASİB-İ REMLİYE : Turkish Risale
Kum tortuları
REVASİM : Turkish Risale
Akarsu
REVASİR : Turkish Risale
(Reysar. C.) Reçeller
REVATİB : Turkish Risale
Vazifeler, maaşlar. * Farz namazından önce kılınan müekked sünnetler
REVAYİH : Turkish Risale
(Revâih) Râyihalar, güzel kokular. (Aslı: Revâih)
REVAZİN : Turkish Risale
(Revzen. C.) f. Pencereler
REVAİD : Turkish Risale
Göçebe topluluk
REVAİH : Turkish Risale
(Bak: Revâyih)
REVB (RUB) : Turkish Risale
Sütün yoğurt olması
REVBAN : Turkish Risale
(C.: Rübâ) Sütün yoğurt olması. * Sarhoşluk şiddetinden birbirine karışmış olan insanlar
REVC : Turkish Risale
(Revac) Geçmek. * Rüzgârın karışık esmesiyle ne taraftan geldiği belli olmaması
REVENDE : Turkish Risale
f. Giden, gidici. * Çok yürüyen
REVENDEGÂN : Turkish Risale
(Revende. C.) f. Yürüyenler, gidenler
REVG : Turkish Risale
Talep etmek, istemek. * Yönelmek, eğilmek, meyletmek
REVGAN : Turkish Risale
f. Yağ. * Hafif hafif esen rüzgârın verdiği serinlik, rahatlık. * Üstü yağ gibi kayan parlak nesne. * Parlak deri
REVGAN-I ZEYT : Turkish Risale
Zeytinyağı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani