Turkish Risale
RÜFEKA : Turkish Risale
(Refik. C.) Arkadaşlar
RÜFKA : Turkish Risale
(C.: Rifâk) Yoldaş olan, aynı fikirde olan cemaat
RÜFT : Turkish Risale
f. Süpürme
RÜFUL : Turkish Risale
Sallanmak. * Gururlanmak, tekebbürlenmek
RÜHA : Turkish Risale
Urfa şehri
RÜHAVÎ : Turkish Risale
f. Urfa'lı
RÜHUN : Turkish Risale
(Rehin. C.) Rehinler
RÜHUS : Turkish Risale
Çok yiyen obur, ekvel
RÜHŞUŞ : Turkish Risale
Sütlü deve
RÜKAM : Turkish Risale
Yığın. Birbiri üzerine kat kat yığılmış olan
RÜKBAN : Turkish Risale
(Râkib. C.) Biniciler, binenler, binmişler
RÜKBE : Turkish Risale
(C.: Rükeb-Rükebât) Diz. Dizkapağı
RÜKEB : Turkish Risale
(Rükbe. C.) Dizler, dizkapakları
RÜKKAB : Turkish Risale
(Râkib. C.) Biniciler, ata binenler
RÜKN : Turkish Risale
Direk. Esas. * Kuvvet. * Bir şeyin en fazla sağlam olan tarafı veya köşesi veya temeli. * Bir cemaatin ileri gelenlerinden olan. * Nüfuzlu, kuvvetli ve ehemmiyetli kimse
RÜKN-Ü DÂHİLÎ : Turkish Risale
İçteki esas unsur. Namazın içindeki farz ve şart olan esas
RÜKUB : Turkish Risale
Binme. * Bir vasıtaya binme
RÜKUD : Turkish Risale
Durgunluk. Durgun olma
RÜKUD-İ HEVA : Turkish Risale
Havanın durgun olması
RÜKUDET : Turkish Risale
Durgunluk, durulma
RÜKUN : Turkish Risale
Bir şeye samimi olarak meyletme. Can ve gönülden meyil
RÜKUNET : Turkish Risale
Ağırbaşlılık. Vakar ve temkin sâhibi olma
RÜKUZ : Turkish Risale
Seğirtmek, koşmak
RÜKÛ' : Turkish Risale
Huzur-u İlâhîde eğilmek. Namazda elleri dize dayamak suretiyle yere doğru eğilirken baş ile sırtı düz hale getirmek
RÜKÜB : Turkish Risale
(Rikâb. C.) Üzengiler
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani