Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
SAAT-İ MUHTAR : Turkish Risale

Uğurlu vakit

SAAT-İ İCABE : Turkish Risale

Duaların kabul olduğu ve insanlarca gizli ve gaybî olan, Cuma gününde bir vakit

SAB : Turkish Risale

Bir acı otun suyu

SAB' : Turkish Risale

Parmakla işaret etmek

SABA : Turkish Risale

Gün doğusundan esen hoş ve lâtif rüzgâr

SABA-BERABER : Turkish Risale

f. Sabâ rüzgârı gibi lâtif ve hafif

SABABET : Turkish Risale

Şiddetli sevgi. Âşıklık

SABAE : Turkish Risale

Bir dinden bir dine geçmek

SABAH : Turkish Risale

Gün doğmasına yakın vakitten, öğle vaktine kadar olan zaman

SABAHAT : Turkish Risale

Yüz güzelliği. Güzellik, hüsün ve cemâl

SABAHAT-I SİMA : Turkish Risale

Yüz güzelliği

SABAHGÂH : Turkish Risale

f. Sabah vakti

SABAREFTAR : Turkish Risale

f. (En fazla at için kullanılan bir tâbirdir) Rüzgâr gibi çabuk ve hafif giden. * Hoş ve lâtif yürüyüşlü

SABARET : Turkish Risale

Kefalet

SABAT : Turkish Risale

(C.: Sevâbıt-Sâbâtât) Pazar sokağı, iki duvar arasının örtüsü (altı yol olur.)

SABAVET : Turkish Risale

Çocukluk, sabilik

SABAYA : Turkish Risale

(Sabiyye. C.) Büluğ çağına varmamış küçük kızlar. Kız çocukları

SABB : Turkish Risale

Dökmek, akıtmak, boşaltmak. Dökülmek. * Aşık, tutkun

SABBAG : Turkish Risale

Boyayan, boyacı. * Deri altındaki boyalı madde

SABBAR : Turkish Risale

Çok sabırlı, sabur. (Bak: Sabr)

SABBARE : Turkish Risale

Soğukluk

SABBUR : Turkish Risale

Katı, şiddetli, şedid

SABEB : Turkish Risale

(C.: Asbâb) Çukur yer, iniş yer

SABG : Turkish Risale

Boyama. Boyanma

SABGA' : Turkish Risale

Kuyruğunun ucu beyaz olan koyun