Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
ZA'BEL : Turkish Risale

(C.: Zeâbil) Karnı büyük, boynu ince olan çocuk

ZA'BUB : Turkish Risale

Kısa boylu fena adam

ZA'C : Turkish Risale

Koparmak

ZA'F : Turkish Risale

Zayıflık. Kuvvetsizlik. İktidarsızlık

ZA'F-I TE'LİF : Turkish Risale

Edb: İbarenin, anlamayı güçleştirecek kadar karışık olması

ZA'FERAN : Turkish Risale

(C.: Zeâfir) Güzel kokulu meşhur bir çiçek

ZA'FÎ : Turkish Risale

Zayıflığa aid. Kudretsizliğe, cılızlığa dair

ZA'FİYYET : Turkish Risale

Zayıflık, dermansızlık, güçsüzlük

ZA'K : Turkish Risale

Çağırmak, bağırmak

ZA'M : Turkish Risale

Kelâm, söz

ZA'N : Turkish Risale

Göçmek

ZA'R : Turkish Risale

Bedende kılın az olması

ZA'T : Turkish Risale

Boğmak. Boğazlamak

ZA'ZA' : Turkish Risale

Bir şeyi parça parça etmek. * şiddetle esen yel

ZA'ZAA : Turkish Risale

şiddetle hareket ettirmek, sarsmak

ZA'ZAA-İ ESNÂN : Turkish Risale

Dişlerin şiddetle birbirine vurması

ZA-İ MU'CEME : Turkish Risale

"Rı" harfinden ayırd etmek için "ze" harfine verilen bir isim

ZAAF : Turkish Risale

(Bak: Za'f)

ZAAL : Turkish Risale

Şâdlık, neşeli oluş, neşat

ZAAN (ZIÂN) : Turkish Risale

Deve üstüne mahfe bağladıkları ip

ZAAR : Turkish Risale

şiddetli korku

ZAARRE : Turkish Risale

Kişinin ahlâk ve huyunun kötü olması

ZAAZİ' : Turkish Risale

(Za'zaa. C.) Sarsmalar, ırgalamalar

ZAB : Turkish Risale

(Zevben
Zevebânen) Eriyen, erimiş, eridi

ZAB' : Turkish Risale

Sırtlan