Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
SAYE-NİŞİN : Turkish Risale

f. Gölgede oturan. * Bir şeyin gölgesine sığınan. Korunan, himaye gören

SAYE-PUŞ : Turkish Risale

Ağaçlık, gölgelik

SAYE-İ MEDİD : Turkish Risale

Uzun gölge

SAYED : Turkish Risale

Başını yukarı kaldırıp kibirlenmek ve sağına soluna iltifat etmemek

SAYEHAN : Turkish Risale

Çağırmak

SAYF : Turkish Risale

Yaz, yaz mevsimi

SAYFUFET : Turkish Risale

Udûl etmek. Yoldan çıkmak, vazgeçmek

SAYFÎ : Turkish Risale

Yaza ait. Yaz mevsimiyle alâkalı

SAYFİYE : Turkish Risale

Yazlık. Gezinecek ve yazın yaşanacak yer

SAYH(A) : Turkish Risale

(C.: Siyâh) Çağırış. Çığlık. Feryad. Nâra. * Azab, eziyet

SAYHA-İ GURÂB : Turkish Risale

Karga bağırışı

SAYHED : Turkish Risale

Uzun

SAYHUD : Turkish Risale

Çok sıcak olan gün

SAYK : Turkish Risale

(Bak: Sıyk)

SAYKAL : Turkish Risale

Cilâ. Cilâ yapan âlet. Parlatan. * Kılıç bileyen

SAYKAL VURMAK : Turkish Risale

Cilâ vurmak, parlatmak

SAYKALZEDE : Turkish Risale

f. Cilâlı. Cilâlanmış

SAYKALZEN : Turkish Risale

f. Yaldızcı

SAYLEM : Turkish Risale

Zorluk, meşakkat

SAYREF : Turkish Risale

(C.: Seyârif) Sarraf. * İşini, çıkarını, hesabını bilir, kurnaz kimse

SAYREFÎ : Turkish Risale

(C.: Sayârife) Sarraf

SAYREM : Turkish Risale

Bir lokma yemek

SAYRURET : Turkish Risale

(Sayr. dan) Bir hâlden diğer hâle intikal etmek. Bir şeyin bir şeye dönmesi. * Olmak, edilmek. * Vücud, kevn

SAYSA : Turkish Risale

Ham hurma çekirdeği. * İçi boş olan hanzal tanesi

SAYYAD : Turkish Risale

Avcı, avcılık yapan