Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
SECİC : Turkish Risale

Su sesi

SECİF : Turkish Risale

Perde, setre. * Bir kapıya birbiri üstüne iki perde asmak

SECİHA : Turkish Risale

Tabiat. * Miktar

SECİL : Turkish Risale

Uzun, tavil

SECİLE : Turkish Risale

Büyük kova. * Dökülmüş su

SECİR : Turkish Risale

Posa

SECİR-İ İNEB : Turkish Risale

Üzüm posası

SECİS : Turkish Risale

Yılın ve zamanın sonu

SECİYE : Turkish Risale

Huy, karakter. Huy güzelliği. Ahlâk durumu

SECİYE-İ AVRÂ : Turkish Risale

Tek gözlü seciye. Dünyaperestlik

SECİYE-İ UVERÂ : Turkish Risale

Tek gözlülerin
yâni sadece bu dünyayı düşünenlerin, âhireti görmeyenlerin- seciyesi

SED-İ RÂH : Turkish Risale

Yol kapayan, yola mâni olan

SEDA : Turkish Risale

Çiy denilen yaşlık, kırağı

SEDA' : Turkish Risale

(C.: Esdiye) Bezin hatâsı

SEDACET : Turkish Risale

Sâdelik

SEDACET-İ KELÂM : Turkish Risale

Söz sadeliği

SEDAD : Turkish Risale

İstikamet ve kasd. * Haklı ve doğru şey. * Akıl

SEDANE : Turkish Risale

Etlilik, semizlik, besililik

SEDARE : Turkish Risale

Sıcaklığın fazlalığından dolayı tenbelleşmek

SEDAYA : Turkish Risale

(Sedâ. C.) Memeler

SEDAİL : Turkish Risale

(Sedil. C.) Askılar. Perdeler. Zarlar. Örtüler

SEDC : Turkish Risale

Yalan

SEDD : Turkish Risale

Tıkamak, kapamak, mâni olmak. * Baraj. * Perde, Mânia. * Rıhtım. * Set, tümsek

SEDD-İ BÂB : Turkish Risale

Kapı örtme

SEDD-İ NUTK : Turkish Risale

Susma