Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
SUBJEKTİF : Turkish Risale

(Bak: Sübjektif)

SUBR : Turkish Risale

Her cismin tek kenarı ve yoğunluğu. * Ufak taşlı yer

SUBRE : Turkish Risale

Birikinti, yığın

SUBU' : Turkish Risale

Dinini terk edip başka dine girmek

SUBUHAT : Turkish Risale

(Subha. C.) Secdeler ve cemal-i İlâhî nurları ve celal ve azamet-i İlâhiye. (Bak: Azamet, Cemal)

SUD : Turkish Risale

(Sevda. C.) Rengi kara olan şeyler. * Sevdalar

SUD'A : Turkish Risale

Deve ve koyun bölüğü

SUDA' : Turkish Risale

Baş ağrısı. * Rahatsız etme, sıkıntı verme, sıkma

SUDA-GER : Turkish Risale

f. Bezirgân, tüccar

SUDA-GERÎ : Turkish Risale

f. Ticaret

SUDAGÎ : Turkish Risale

Zülüfte olan nişan ve alâmet

SUDAH : Turkish Risale

Horozun ötmesi

SUDAM (SIDÂM) : Turkish Risale

Hayvanların başında olan bir hastalık

SUDD : Turkish Risale

Dağ

SUDDAD : Turkish Risale

(C.: Sadâyid) "Sâm-ı ebras" denilen kertenkele. * Suya varacak yol

SUDE : Turkish Risale

f. Ezilmiş, dövülmüş. Sürmüş, sürülmüş

SUDEKA : Turkish Risale

(Sadik. C.) Doğru ve hakiki dostlar

SUDG : Turkish Risale

(C.: Esdâg) şakak. * şakaklardan sarkan saç

SUDKAN : Turkish Risale

(Sadîk. C.) Hakiki ve doğru dostlar. Sadîkler

SUDMEND : Turkish Risale

f. Kazançlı, faydalı, kârlı

SUDRE : Turkish Risale

Acem gömleği

SUDUD : Turkish Risale

Men'etmek, engel olmak

SUDUR : Turkish Risale

Olma, meydana gelme. Sâdır olma. * (Sadr. C.) Göğüsler, sadırlar

SUEDA : Turkish Risale

(Said. C.) Saidler. Allah'ın (C.C.) rızâsına erenler. Mes'ud olanlar

SUF : Turkish Risale

(C.: Evsâf) Yün dokuma. Yünden yapılmış dokuma. * Yün, yapağı, ibrişim