Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
SUFAR : Turkish Risale

f. Ok gezi. * İğne deliği

SUFARİYE : Turkish Risale

Sarı asma adı verilen bir kuş

SUFEF : Turkish Risale

(Sofa. C.) Sofalar

SUFFA : Turkish Risale

(Suffe) Sofa, avlu. * Set. Seki

SUFFAH : Turkish Risale

Enli uzun taş

SUFN : Turkish Risale

Çobanların dağarcığı

SUFR : Turkish Risale

(Sıfr)
Bakır. Tunç

SUFRET : Turkish Risale

Sarı renk, sarılık. * Beniz solukluğu

SUFRUF : Turkish Risale

Üzüm çöpü. * Hurma çöpü

SUFRİT : Turkish Risale

(C.: Safârit) Fakir

SUFUF : Turkish Risale

(Saf. C.) Saflar. Sıralar

SUFUN : Turkish Risale

(Süfun) (Sefine. C.) Sefineler. Gemiler

SUFVAN : Turkish Risale

Atın, üç ayak üzerine durup dördüncünün tırnağını yere dikip durması

SUFİ : Turkish Risale

(C.: Sufiyyun) Tasavvuf ehli. Sofu. Mutasavvıf

SUGRA : Turkish Risale

(Suğra) Daha küçük, pek küçük. * Man: Hadd-i asgarın bulunduğu cümle. Birinci kaziyye. Küçük önerme. (Bak: Hadd-i asgar)

SUGRE : Turkish Risale

(C.: Sügur) Göğüs çukuru. * Boğaz çukuru. * Gedik

SUGUR : Turkish Risale

Düşmana yakın hududlar, serhadler. * Mağara. * Ön dişler. * Ağızlar

SUGV : Turkish Risale

Meyletmek, yönelmek, eğilme

SUGVAR : Turkish Risale

f. Kederli, acılı

SUH : Turkish Risale

Duvar

SUHAF : Turkish Risale

Akciğer veremi

SUHAN : Turkish Risale

f. Törpü

SUHANSERA : Turkish Risale

(C.: Suhanserâyân) f. Ahenkli söz söyleyen

SUHAR : Turkish Risale

Umman kasabası. * Bir erkek ismi

SUHARE : Turkish Risale

Başkasıyla alay eden