Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
SUHD : Turkish Risale

(C.: Eshâd) Çocukla birlikte çıkan sarı su

SUHEN : Turkish Risale

(Sehun
Suhun) f. Söz

SUHF : Turkish Risale

Akıl ve fikrin zayıf olması

SUHK : Turkish Risale

Uzak olmak. * Cehennemde bir derenin adı. * Mahrumiyet

SUHME : Turkish Risale

Karalık, siyahlık

SUHNAN : Turkish Risale

Sıcak, kızgın. * Sıcak gün

SUHNE : Turkish Risale

Kızgınlık. * Gözü yaşlı, dertli olmak

SUHRE : Turkish Risale

Maskara, gülünç, eğlenceli. * Zoraki iş gören, ücretsiz zoraki çalışan kimse ve hayvan

SUHREKÂR : Turkish Risale

f. Maskaralık yapan. Maskara

SUHRİYEN : Turkish Risale

(Sıhriyya) Musahhar kılınan, hizmette çalıştırılan. * Gülünç olan

SUHRİYYE : Turkish Risale

Maskaralık

SUHT : Turkish Risale

Haram mal, her nevi haram. * Yok eylemek. Gidermek. Bir şeyin kökünü kazımak (mânasına saht'dan alınmıştır. Haramın bereketi olmadığından hânumânlar yıktığı için suht denilmiştir.)

SUHTE : Turkish Risale

f. Yanmış, tutuşmuş. Yanık. * (C.: Suhtegân) Softa. Medrese talebesi

SUHUB : Turkish Risale

(Sehâb. C.) Bulutlar

SUHUF : Turkish Risale

(Sahife. C.) Sahifeler. * Bâzı Peygamberlere gelen sahife halindeki kitap

SUHULET : Turkish Risale

Kolaylık. (Bak: Sühulet)(...Senin küçük bahçeni halk ettiği gibi, cenneti dahi senin için halk edebilir ve halk etmiş ve sana va'd etmiş. Ve va'dettiği için, elbette seni onun içine alacak. Mâdem bilmüşahede görüyoruz; her senede, yeryüzünde, hayvanat ve nebatatın üçyüz binden ziyade enva'larını ve milletlerini, kemal-i intizam ve mizan ile, kemal-i sür'at ve sühuletle haşr edip, neşreder. Elbette böyle bir Kadir-i Zülcelâl, va'dini yerine getirmeye muktedirdir... M.)

SUHUN : Turkish Risale

(Sahne. C.) Sahneler

SUHUR : Turkish Risale

(Sahr. C.) Kayalar, büyük taşlar

SUK : Turkish Risale

Çarşı, pazar. Alım satım yeri

SUK' : Turkish Risale

Taraf, yön. * Nahiye

SUK'A : Turkish Risale

Başın ortasındaki beyazlık

SUKA : Turkish Risale

Çarşı adamı, esnaf

SUKA' : Turkish Risale

Horoz sesi, horoz ötüşü

SUKAB : Turkish Risale

(Sukbe. C.) Delikler

SUKATA : Turkish Risale

Kırıntı, döküntü, artık