Turkish Risale
TALTİH : Turkish Risale
Bulaştırma, bulaşık etme
TALUT : Turkish Risale
(Bak: Yuşa)
TALVE : Turkish Risale
Vahşi canavarların yavrusu. * Keçi bağladıkları ip parçası
TALY : Turkish Risale
Karışmak
TALZİYE : Turkish Risale
(Lezâ. dan) Alevlendirme veya alevlendirilme
TALÂK : Turkish Risale
Boşamak. Boşanmak. * Bağlı olan bir şeyi çözmek, ayırmak. * Nikâhlı karısını bırakmak
TALÂK SURESİ : Turkish Risale
Medenîdir. Nisâ Suresi de denir. Kur'an-ı Kerim'in
Suresidir
TALÂK-I BÂYİN : Turkish Risale
Yeniden evleniyorlarmış gibi kadının rızası ile tekrar nikâh edilmedikçe geri alınamayacağı talâk. Kadın istemiyorsa erkek zorla alamaz. İddet sırasında kadın, erkeğin evinde kalmaz. Erkek üçüncü defa verdiği bâin talaktan sonra, üzerinden hulle geçmeden karısını bir daha (kadın istese de) alamaz. (Bak: Hulle)
TALİ : Turkish Risale
Tilavet eden, okuyan. * İkinci derecede. Sonradan gelen. * Man: Birbirine bağlı iki kaziyeden ikincisi. Meselâ: "Duman çıkıyorsa ateş vardır" sözünde "Ateş vardır" sözü tâli'dir
TALİ ' : Turkish Risale
Doğan. Tulu' eden. * Kısmet, kader, baht. * Nişangâhın arkasına düşen ok. * Yeni hilâl
TALİA : Turkish Risale
Doğan. Ufuktan görünen. Tulu' eden
TALİB : Turkish Risale
(C.: Tulleb-Tullâb-Talebe) İsteyen, istekli. * Talebe, öğrenci
TALİBE : Turkish Risale
(C.: Tâlibât) Kız talebe. Mektebli kız
TALİD : Turkish Risale
Bir kimsenin (köle, câriye, hayvan gibi) canlı eşyası
TALİF : Turkish Risale
Alınmış şey
TALİH : Turkish Risale
Faydasız, yaramaz iş. (Kısmet ve kader mânasında: Bak: Tâli')
TALİK : Turkish Risale
Azad olunan esir. Serbest bırakılan esir
TALİL : Turkish Risale
Hasır
TAM'AN : Turkish Risale
Tama' suretiyle, tama' ederek
TAMA' : Turkish Risale
Hırsla istemek. Doymazlık. Aç gözlülük. Çok isteme. * Askerî fertlerin maaşları. (Kamus)
TAMA'KÂR : Turkish Risale
Aç gözlü. Cimri
TAMAEN : Turkish Risale
Tama' ederek. Hırsla. Cimrilikle
TAMAH : Turkish Risale
(Tımah
Tumuh) Bir şeye göz dikip bakma
TAMAM : Turkish Risale
Bitme, bitirme, son, nihayet. * Tam, eksiksiz, noksansız. * Ne eksik ne fazla. * Münasib, uygun
TAMAM-I ITTIRAD-I AHVAL : Turkish Risale
Bir kimsede var olan huy ve hasletlerin sekteye uğramadan biteviye devam etmesi, her zaman aynı durumu göstermesi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani