Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
TEFASSUM : Turkish Risale

Kırılma. Kesilme

TEFASUH : Turkish Risale

Fasahatle söyleme

TEFASİL : Turkish Risale

(Tefsir. C.) Tefsirler, Kur'an-ı Kerim'in mânasını anlatan kitaplar

TEFATTUN : Turkish Risale

Tefehhüm. Sür'atle anlama, idrak etme. * Ufalanma

TEFATTUR : Turkish Risale

Yarılma

TEFATUH : Turkish Risale

Muhakeme olmak. * Bir nesneye başlamak

TEFATÜ' : Turkish Risale

Muhakeme etmek

TEFAVÜD : Turkish Risale

Birbirinden faydalanma, yararlanma

TEFAVÜT : Turkish Risale

Farklılık. İki şey arasındaki fark. Uygunsuzluk. Tehâlüf

TEFAZUL : Turkish Risale

(C.: Tefâzulât) Mikdar fazlası, fark. * Meziyet ve fazilet yarışına çıkma

TEFAZZUL : Turkish Risale

Üstünlük taslama, fazilet satma. * Bağışlama, iyilik

TEFAÜL : Turkish Risale

Fal tutmak

TEFCİ' : Turkish Risale

(C.: Tefciât) Canını yakma, acıtıp ağrıtma. Dertli kılma

TEFCİR : Turkish Risale

Yerden su kaynatıp akıtma. * Drenaj, oluk vs. gibi su yolları yaparak, bir yerde birikmiş olan suları akıtma işi. * Yarmak

TEFCİYE : Turkish Risale

Yemeğin içine nohut, buğday, pirinç, maydanoz ve bunlara benzer şeyler koymak. (Bu konulan şeylere "ebazir" derler.)

TEFDİM : Turkish Risale

İbrik ağzına süzgeç koymak

TEFDİYE : Turkish Risale

Canını başkası uğruna feda etme

TEFE'ÜL : Turkish Risale

Fal açmak. * Bazı hâdiseleri, tevafukları uğurlu saymak. Meselâ: Bir kitabı rast gele açarak ilk tevafuk eden yeri okuyup ona dikkat ederek onu uğurlu ve esas bir ders sayma gibi. * Olacak şeyi tahmin etmek. (Zıddı: Teşe'üm)(Kur'an ile tefe'üle ve rü'yaya itimada ehl-i hakikat tarafdar değiller. Çünki: Kur'an-ı Hakîm, ehl-i küfrü, kesretle ve şiddetli bir tarzda vuruyor. Tefe'ülde, kâfire ait şiddeti, tefe'ül eden insana çıktığı vakit, yeis veriyor; kalbi müşevveş ediyor. M.)(Beşer idrakinin akibetini kestiremediği mühim işlerde İslâm dini istihare ile tefe'ülü tâlim etmiştir... S.B.M. C: 11 sh: 113)(Ebu Hüreyre'den (R. A.) Resülullah'ın (S.A.M.)
"İslâm'da teşe'üm yoktur, en hayırlısı tefe'üldür" buyurduğunu işittim, dediği rivayet olunmuştur. Mecliste bulunanlar: Tefe'ül nedir Ya Resülallâh! diye sordular. Resül-i Ekrem: Sizden birinizin duyduğu güzel sözdür buyurdu.Teşe'üm, şom tutmak ve hayırsız saymak demektir. Tefe'ül de uğurlu ve hayırlı saymaktır ki dilimizde yom tutmak diye ifade ederiz. Güzel sözle tefe'ül hakkında en güzel misal, Resül-i Ekrem'in Hudeybiyye seferinde Süheyl bin Amr'ın adiyle tefe'ül buyurmasıdır...Hudeybiyye'de Kureyş, müslümanları müşkil bir vaziyete soktuğu sırada Kureyş tarafından muahede akdine mezun bir hey'etin Süheyl bin Amr'ın riyaseti altında gelmekte olduğu duyulunca Resül-i Ekrem uysallık ve yumuşaklık ifade eden (Süheyl) adiyle tefe'ül ederek ashabına: "Artık işiniz kolaylaştı!" buyurmuştur.Güzel sözle tefe'üle dair güzel bir misâl de Arab edip ve şâiri Asmaî, İbn-i Avn'den hikâye ederek vermiştir ve doktora gitmek üzere evinden çıkan bir hastanın: (Sâlim) diye birisinin çağrıldığını duyarak hastalığından kurtulacağına yom tutmasıdır, demiştir. S.B.M. C: 12 Hadis no: 1936)

TEFEB : Turkish Risale

Helâk olmak, mahvolmak

TEFECCU' : Turkish Risale

Canı yanma, acıma. Kaygılı olma, dertli olma. * Belâ ânında hüzünlü olma

TEFECCÜR : Turkish Risale

(Fecr. den) (C.: Tefeccürât) Yerden su kaynayıp akma. * Tan yeri ağarma. * Çatlama, yarılma

TEFECİ : Turkish Risale

t. El altından yüksek faizle para veren kimse

TEFEHHUZ : Turkish Risale

Tâzim, hürmet

TEFEHHÜM : Turkish Risale

Farkına varmak. İdrâk eylemek. * Yavaş yavaş anlamak. Tekellüfle anlamak

TEFEHHÜMÂT : Turkish Risale

(Tefehhüm. C.) Farkına varmalar, yavaş yavaş anlamalar