Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
TELHİM : Turkish Risale

(Lâhm. dan) Etlendirme, semirtme

TELHİN : Turkish Risale

(C: Telhinât) Okurken kelime veya harf değiştirme. * Yanlışını çıkarma

TELHİS : Turkish Risale

Kısaltma. Hülâsasını alma

TELHİSEN : Turkish Risale

Kısaltılarak, hülâsaten, özet olarak, hülâsa tarzında

TELHİSÂT : Turkish Risale

(Telhis. C.) Kısaltmalar, hülâsalar, özetlemeler

TELHİYE : Turkish Risale

Gâfil olmak, gaflette bulunmak. * Meşgul olmak

TELKIYE : Turkish Risale

Ulaşmak, varmak. * Bir nesneyi yüze getirmek

TELKİB : Turkish Risale

Lâkab vermek, isim takmak

TELKİF : Turkish Risale

Telkin etmek

TELKİH : Turkish Risale

İlkah etmek. Aşılamak. * Aşı. * Cinsinin üremesini sağlamak

TELKİM : Turkish Risale

Lokma lokma yedirme. Lokma verme

TELKİN : Turkish Risale

(C.: Telkinât) Zihinde yer ettirmek. Fikir aşılamak. Zihinde yer etmiş düşünce. * Yeni müslüman olana İslâm esaslarını anlatmak. * Ölü gömüldükten sonra imam tarafından söylenen söz.(Telkini fenden almış,Medeniyetten taklid,Hürriyet tenkid vermiş,Gururdan dalâlet çıkmış.) (Lemeât)

TELL : Turkish Risale

(C.: Tilâl) Tepe, yığın, küme. * Düz yer üstüne yatırmak

TELL-İ REFİ' : Turkish Risale

Yüksek tepe

TELLAL : Turkish Risale

(Bak: Dellâl)

TELMİ' : Turkish Risale

(Lemeân. dan) Renk renk yapma, rengârenk yapılma. * Parıldama, parıldatılma. * Edb: Mısraları, Türkçe, Arabça, Farsça gibi başka başka dillerde olan manzume yapma

TELMİH : Turkish Risale

(C.: Telmihât) Lâyıkiyle ve kâmilen keşfedip nazara arzetmek. * Bir şeyi açıkça söylemeyip başka bir mâna ifade için söz arasında mânalı söylemek. İmâ ile söz arasında başka bir mânayı ifade etmek. * Edb: İbârede bahsi geçmeyen bir kıssaya, fıkraya, ata sözüne veya meşhur bir şiire, bir söze işaret etmek

TELMİHEN : Turkish Risale

Telmih suretiyle. Telmih için. İmâlı olarak

TELMİZ : Turkish Risale

Dili ağızda yemek kırıntısı için gezdirmek. * Tattırmak. * Yedirmek

TELSİN : Turkish Risale

Bir nesneye dil etmek

TELTELE : Turkish Risale

Hareket ettirmek

TELTİM : Turkish Risale

Kuvvetle sille vurmak

TELVİ' : Turkish Risale

(C.: Telviât) İçini yakıp dertlendirme

TELVİH : Turkish Risale

Açıklamak. * Zâhir ve aşikâre kılmak. * Susuzluktan insanın çehresi bozulmak. * Bir şeyi ateşle kızdırmak. Güneş veya ateşin sıcaklığı bir nesnenin rengini değiştirmek. * Posa hâline getirmek. * Kocamak. Saç ağarması. * Almak. * İşaret etmek. * Edb: Lüzumlu şeylerden bahsetmek suretiyle olan kinâye. Meselâ: Filâncanın mutfağında çok odun sarf olunur denildiği zaman, bundan, mutfakta çok yemek pişirildiğine, ev sahibinin cömertliğine ve misafirin çokluğuna intikal edilir

TELVİHÂT : Turkish Risale

Telvihler. Kinaye halindeki işaretler