Turkish Risale
TERECCÜL : Turkish Risale
Paklanmak, temizlenmek. * Süslenmek, ziynetlenmek. * Saç ve sakal taramak. * Yayan yürümek. * Kuyu içine girmek
TERECCİ : Turkish Risale
(Recâ. dan) Rica etme, yalvarma. * Ümidetme, umma
TEREDDÜD : Turkish Risale
Kararsızlık. Bir mes'ele hakkında karar veremiyerek şüphede kalmak
TEREDDÜDÂT : Turkish Risale
(Tereddüd. C.) Tereddüdler
TEREDDİ : Turkish Risale
Gerilemek. Soysuzlaşmak. Aşağı düşmek. * Şal ve örtü örtünmek
TEREF : Turkish Risale
İyi ve güzel yemek. * Yumuşaklık. * İnce, güzel şey
TEREFFU' : Turkish Risale
Yükseğe çıkmak. Yukarı kalkmak. * Fazlalaşmak
TEREFFUK : Turkish Risale
(Rıfk. dan) Tatlı dil ve güler yüzlülükle davranma. Yumuşaklıkla muâmele etme
TEREFFUÂT : Turkish Risale
(Tereffu'. C.) Yukarı kalkmalar, yükselmeler
TEREFFÜH : Turkish Risale
Refaha ermek. Bolluk ve rahatlık içinde geçinmek. Bolluğa kavuşmak
TEREFRÜF : Turkish Risale
Titremek. * şefkat göstermek
TEREHHUS : Turkish Risale
Müsaade, ruhsat bulma. * Ucuzlama
TEREHHÜB : Turkish Risale
Korku içinde olarak Allah'a sağlam kulluk etmek
TEREHHÜM : Turkish Risale
(Bak: Terahhum)
TEREK : Turkish Risale
Eski Türk odalarına, insan boyu yüksekliğinde olmak üzere duvarlara boydan boya yapılan raflara verilen addır. Dükkânlarda eşya koymağa mahsus bölmeli raflara da terek denilir
TEREKAT : Turkish Risale
(Tereke. C.) Ölen bir kimsenin bıraktığı şeyler, terekeler
TEREKE : Turkish Risale
(Terike) Ölen bir kimsenin bıraktığı malların hepsi
TEREKKÜB : Turkish Risale
Birleşmek. Karışmak. İmtizac etmek. * Bir şeyin birkaç parçadan meydana gelmesi
TEREKKÜN : Turkish Risale
(Rükn. den) Rükünleşme, erkân sırasına geçme, erkândan olma. * Mânen kuvvet bulma
TEREMMU' : Turkish Risale
Deprenmek
TEREMMÜD : Turkish Risale
Yanıp kül olmak
TEREMMÜL : Turkish Risale
Dul kalma. (Kadının) kocası ölme
TEREMRÜM : Turkish Risale
Bir şey söyleyecekmiş gibi yapıp, söylemeyip kalma
TERENNÜH : Turkish Risale
(C.: Terennühât) Sarhoşluktan veya başka bir sebepten dolayı sendeliyerek yürüme
TERENNÜM : Turkish Risale
Güzel güzel anlatma. * Yavaş ve güzel sesle şarkı söyleme. * Ötmek. Musikîleşmek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani