Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
TERMİL : Turkish Risale

Kana boyamak. * Kan gibi kırmızı yapmak

TERMİM : Turkish Risale

(C.: Termimât) Onarma, tamir etme. * Kırık kemikleri iyi etme

TERNİK : Turkish Risale

Bir nesneye bakıp durmak. * Gözün zayıflaması

TERNİN : Turkish Risale

Öttürmek

TERR : Turkish Risale

Vurmak. * Kesmek. * Uzak olmak

TERRAS : Turkish Risale

Kalkan kullanan. Kalkancı

TERS : Turkish Risale

f. Korku

TERSA : Turkish Risale

(C.: Tersâyâ) Hristiyan. İsevi

TERSABEÇE : Turkish Risale

(C.: Tersabecegân) f. Hristiyan çocuğu

TERSAN : Turkish Risale

f. Korkak, korkan

TERSANE : Turkish Risale

f. Gemi yapılan ve tamir edilen yer

TERSAYAN : Turkish Risale

(Tersâ. C.) Hristiyanlar. İseviler

TERSENGİZ : Turkish Risale

(Ters-engiz) f. Korkutan, korku veren

TERSNAK : Turkish Risale

f. Korkak, korkan

TERSİ' : Turkish Risale

Oymacılık. * Mücevherler takarak süslemek. * Edb: Bir beyti teşkil eden mısralar ile bir fıkrayı terkib eden cümlelerdeki lâfızları vezin ve kafiye itibari ile birbirine uygun olarak tertib etmektir. Külfetli ve gayr-ı tabii bir usuldür. Meselâ: Merhum Namık Kemâlin:Ecza-i beşer câlib-i te'cil-i fenadır.İbka-yı eser mucib-i tahsil-i bekadır. beyti tersi'ye misaldir

TERSİB : Turkish Risale

Tortulaştırma, tortu halinde biriktirme. Tortusunu durultma

TERSİL : Turkish Risale

Secisiz nesir yapmak. (Bak: Tertil)

TERSİM : Turkish Risale

Resmini çizmek. Resmedilmek. Resmini yapmak

TERSİMÎ : Turkish Risale

Resimle alâkalı ve resme dair. Grafik

TERSİN : Turkish Risale

Süzmek

TERTERE : Turkish Risale

Depretmek, harekete getirmek, tahrik etmek

TERTİB : Turkish Risale

(C.: Tertibât) Tanzim etme. Dizme, sıralama, düzene koymak. * Tedarik edip hazır ve müheyya kılmak. * Bir şeyi bir yere sabit ve pâyidar kılmak. * Mertebelere göre davranmak. * Hile ile aldatma

TERTİB-İ MUKADDEMÂT : Turkish Risale

Bir neticenin meydana gelmesi için lâzım olan sebeplerin sıralarına göre tertib edilmesi. Bir neticeye varılması için sırasıyla riayet edilmesi icab eden sebebler

TERTİBKERDE : Turkish Risale

f. Düzenlenmiş, sıraya konmuş, tertib edilmiş

TERTİBSÂZ : Turkish Risale

f. Düzenleyen, sıraya koyan, tertib eden