Turkish Risale
VAHŞET : Turkish Risale
(Vahş
Vahiş) Yabanilik. * Issızlık, tenhalık. * Vehim, ürküntü. Korku. Vahşilik. * Tenha, ıssız, korkunç yer. * Elbise ve silâhını çıkarıp atmak. * Aç kimse
VAHŞET-ENGİZ : Turkish Risale
f. Korkulu
VAHŞET-GÂH : Turkish Risale
f. Korku yeri. Issız yer
VAHŞET-NÂK : Turkish Risale
f. Korku veren yer. Issız ve korkulu yer
VAHŞET-ZÂR : Turkish Risale
f. Yabani, ıssız yer
VAHŞET-ÂBÂD : Turkish Risale
f. Issız, korku ve ürkeklik veren yer
VAHŞET-ÂGİN : Turkish Risale
Çok ıssız, korkulu yer, korkunç
VAHŞET-ÂMİZ : Turkish Risale
f. Vahşetle karışık
VAHŞET-ÂVER : Turkish Risale
f. Korku veren, ürküten
VAHŞUR : Turkish Risale
f. Peygamber, nebi
VAHŞÂN : Turkish Risale
(Vahş. C.) Issız, tenha yerler. * Yabani hayvanlar
VAHŞİ(YE) : Turkish Risale
Medeni olmayan. İnsanlardan kaçan. Alışık ve ehlî olmayan. * Merhametsiz, duygusuz. * Ürkek, korkak
VAHŞİYÂNE : Turkish Risale
Vahşice. Vahşiye yakışır şekilde
VAJGUN : Turkish Risale
(Vâjgune) f. Ters, tersine dönmüş. Uğursuz
VAK' : Turkish Risale
Yüksek mekân. * Etki, tesir. * Düşmek
VAK'A : Turkish Risale
Hâdise. Olup geçen şey. Mes'ele. * Birini bir defada yere düşürmek. * Muharebe. * Vuku bulan
VAK'A-NÜVİS : Turkish Risale
f. Osmanlı İmparatorluğu devrinde, zamanın hâdiselerini kaydetmekle vazifeli olan resmi devlet tarihçisi
VAK'A-İ HAYRİYE : Turkish Risale
Tar: Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılması münasebetiyle kullanılan bir tabirdir. İlk önceleri büyük hizmetleri görülen Yeniçeriler, zamanla nizam ve intizamlarını kaybettikleri gibi, son zamanlarda uygunsuz hareket ve isyanlarla memleketin başına belâ kesildikleri için, ocağın lağvı hayırlı sayılmış ve bu sebeple bu tabir meydana gelmiştir. (O.T.D.S.)
VAKA' : Turkish Risale
Yufka bulut. * Taş. * Yerin taşlı olmasından ayak incinmek. * Cefa, eza. * Vurma, darp
VAKAD : Turkish Risale
Alevlenen ateş
VAKAH : Turkish Risale
Katı yüzlü, utanmaz, hayırsız kimse. * Sağlam ve sert tırnak
VAKAHAT : Turkish Risale
Arsızlık. Utanmazlık. Katı yüzlülük. Açıklık ve saçıklık. * Pek sağlam ve metin
VAKAHET : Turkish Risale
(Vakhe) İbadet, taat. * Bir adamın sözünü dinleyip itaat ve imtisal etmek, ona uymak. * Bir şeyi bırakıp feragat etmek. * Büyük papaz olmak
VAKAR : Turkish Risale
Ağırbaşlılık. Halim ve heybetli oluş. Nâmusu muhafazayı mucib haslet. Temkinlilik. Azamet ve izzet
VAKAS : Turkish Risale
Boynun kısa olması. Ateşe attıkları ufacık değnekler. * İki nisap zekâtın arasındaki zekâtı olmayan hayvanlar
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani