Turkish Risale
VESİC : Turkish Risale
Şiddetli seyir. Hızlı gitme. * Hızlı yürüyen deve
VESİK : Turkish Risale
(C.: Visâk) Çok sağlam, kuvvetli
VESİKA : Turkish Risale
Bir hâlin, bir hadisenin veya bir sözün doğruluğunu gösteren, inandırıcı şey. Belge, sened
VESİLE : Turkish Risale
(Vâsile) Bahane, sebeb. * Fırsat. * Elverişli durum. * Vasıta. Yol. * Pâye, rütbe. * Baba. * Kurbiyet. * Kendisi ile başkasına yaklaşılan şey. * Cennet'te bir menzil adı. (El-Vesiletü menziletün fi-l Cenneti hadis-i şerifi bunu te'yid ediyor.)
VESİLE-İ CEMİLE : Turkish Risale
Güzel sebep. Güzel fırsat
VESİLE-İ SA'Y : Turkish Risale
Çalışma vesilesi
VESİLECU : Turkish Risale
f. Sebep ve bahane arayan
VESİLEDÂR : Turkish Risale
f. Vesileli
VESİLEHÂH : Turkish Risale
f. Vesile isteyen
VESİLET-ÜN NECAT : Turkish Risale
Kurtuluş vesilesi, kurtuluş sebebi
VESİM(E) : Turkish Risale
(C.: Vüsemâ-Visâm) Güzel yüzlü. Güzel çehre. * Damgalı
VETAİR : Turkish Risale
(Vetire. C.) Meslekler, yollar
VETED : Turkish Risale
Çadır kazığı. Ağaç kazık. Demir mıh. * Edb: Aruzda üç harfden meydana gelen nazım
VETER : Turkish Risale
Yayın çilesi. İp ve kiriş. * Bir kavsın iki ucu arasına çekilen doğru çizgi. * Kasları hareket ettiren kalın sinir
VETR : Turkish Risale
Tek, yalnız. Bir. (Bak: Vitr) * Arefe günü
VETİN : Turkish Risale
Kalb damarı. Şah damarı. Şiryan-ı ekber. * Bel kemiği iliği
VETİRE : Turkish Risale
(C.: Vetâir) Keçi yolu. Dar yol. * Tarz, üslub. * Burnun iki deliğini ayıran zar
VEYH : Turkish Risale
Bir şeyi kandırmak makamında kullanılır
VEYL : Turkish Risale
Vay hâline, yazık, felâket, hüzün ve hüsran. * Cehennem'de bir çukur ismi veya Cehennem'in bir kapısına bu isim verilmiştir. * Vaid, tehdid makamında kullanılan azab kelimesidir
VEYLE : Turkish Risale
Küstahlık, rezillik
VEYN : Turkish Risale
Kara üzüm
VEYSEL KARANÎ : Turkish Risale
(Bak: Üveys-el Karanî)
VEZ' : Turkish Risale
(C: Evzâ) Hapsetmek. * Engel olmak, men'etmek. * Islah etmek, yerli yerince etmek, düzeltmek. * Topluluk, cemaat
VEZA : Turkish Risale
Tıknaz, topaç, bodur kimse
VEZAN : Turkish Risale
f. "Olmak" yardımcı fiiliyle birlikte kullanılır ve "esen, esici" anlamlarına gelir
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani