Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
VEZİM : Turkish Risale

Sebzevat demeti. * Kurumuş ot

VEZİME : Turkish Risale

Hediye

VEZİN : Turkish Risale

Hamur yapılmış ebucehil karpuzu. * Asil. * Sabit

VEZİR : Turkish Risale

Osmanlı Devleti zamanında en yüksek mülkiye rütbelerine ulaşmış paşa. Hükümdar vekili. Pâdişahın yakınlarından ve onun yükünü üzerine alanlardan, mülkün idaresinde fikir ve tedbir ile meded ve yardım eden. Bu tabir "Vizr" kelimesinden gelir. "Vezr" kelimesinden alınsa; "halkın sığınağı" demek olur. Büyük düstur sahibi veya mühür sahibi kabul edilir. Osmanlı devletinde en büyük, mülkiyede en birinci mertebe olarak kabul edilmiştir. Muavin ve muin mânalarına da gelir

VEZİR-İ A'ZAM : Turkish Risale

Pâdişahın vekili olan birinci vezir. Sadrazam. Başvekil

VEZİZ : Turkish Risale

Ördek

VEŞ : Turkish Risale

f. Gibi (mânâsına teşbih edatı.) Mah-veş $
Ay gibi

VEŞ (-) : Turkish Risale

Gibi (mânâsına teşbih edatı.) Mah-veş Ay gibi

VEŞ' : Turkish Risale

Bir şeyin üstüne çıkmak

VEŞAK : Turkish Risale

Dağ köpeği

VEŞB : Turkish Risale

Ayıplamak

VEŞC : Turkish Risale

Yaralamak. * Parçalamak. * Karışmak

VEŞEL : Turkish Risale

Az su

VEŞELAN : Turkish Risale

Suyun akışı

VEŞK : Turkish Risale

Yaralamak. * Parçalamak

VEŞK (VİŞÂK) : Turkish Risale

Evmek, acele etmek, sür'at

VEŞKAN : Turkish Risale

Hızlı ve aceleci kimse

VEŞL : Turkish Risale

Az miktarda olan su

VEŞM : Turkish Risale

İğne ile kan çıkarmak suretiyle vücudda yapılan damga, işaret

VEŞME : Turkish Risale

Yağmur tanesi

VEŞT : Turkish Risale

f. Güzel

VEŞVAŞ : Turkish Risale

Hafif hal. Hafif adam

VEŞVEŞE : Turkish Risale

Hafiflik. * Kırış mırış olmak

VEŞY : Turkish Risale

Elbiseyi güzel nakışlamak, süslemek. * Nesil ve zürriyet. * Çoğalma. * Geceleyin devamlı tefekkür ve mütalâa etmek. * Bir çeşit elbise

VEŞZ : Turkish Risale

Kırmak. * Dar etmek, darlaştırmak