Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
VUKU'-İ HÂL : Turkish Risale

Bir hâdisenin çıkış ve oluş şekli

VUKUAT : Turkish Risale

(Vak'a. C.) Vak'alar, hâdiseler. * Kavga. Yaralama gibi polisi alâkalandıran hâdise. * Normal dışında olan hâdiseler.(Verilen bütün vücud mertebeleri vukuattır, birer illet ister. Fakat, verilmeyen mertebeler; imkânattır. İmkânat ise ademdir, hem nihayetsizdir. Ademler ise illet istemezler, nihayetsize illet olamaz. Meselâ madenler diyemezler: "Niçin nebatî olmadık?" Şekva edemezler. M.)

VUKUD : Turkish Risale

Ateş alıp yanma. Tutuşma

VUKUF : Turkish Risale

Bir şeyi bilme. Öğrenmiş olma. * Bir hâlde kalma. * Durma, duruş

VUKUFDÂR : Turkish Risale

f. Haberi olan. Bilgili

VUKUKA : Turkish Risale

Tavuk gıdaklaması. * Köpek havlaması

VUSAFA : Turkish Risale

(Vasif. C.) Hizmetçiler, uşaklar

VUSKA : Turkish Risale

(Bak: Vüska)

VUSLA : Turkish Risale

Bir şeyi başka bir şeye ekleyen, bitiştiren şey

VUSLAT : Turkish Risale

Visal. Sevdiğine kavuşma, ulaşma, bitişme. Bitiştiren

VUSTA : Turkish Risale

(Müe.) Orta. Ortası. * Orta parmak

VUSU' : Turkish Risale

Kudret, tâkat, güç, kuvvet

VUSUB : Turkish Risale

Dâim ve sürekli olmak. * Vâcip olmak

VUSUK : Turkish Risale

(Visâk ve Vesâk. C.) Bağlar, râbıtalar. * Sözleşme yerleri. * Andlaşmalar

VUSUL : Turkish Risale

Ulaşma, erişme, varma, yetişme

VUU' : Turkish Risale

Tilki

VUUD : Turkish Risale

Vaidler. Vâdeler

VUUL : Turkish Risale

şerefliler. * Kuvvetliler

VUZ' : Turkish Risale

Kadının temizliğinin sonunda hayızdan evvel hâmile olması

VUZU' : Turkish Risale

Abdest alma. Abdest suyu. Abdest

VUZUH : Turkish Risale

Açıklık. Açık ve anlaşılır şekilde olmak. Netlik. * Aydınlık. * Edb: İfadede açıklık

VÂCİB : Turkish Risale

(Vücub. dan) (C.: Vâcibât) Lüzumlu, mecburi olan. * Fık: Yerine getirilmesi her müslüman için gerekli ve borç olup, yapılmadığı takdirde büyük günah olan Allah'ın emirleri. Yapılması zannî delil ile belli olan. Terki câiz olmayan. Yapılması şer'an kat'i derecede bir delil ile sâbit olmamakla beraber, her halde pek kuvvetli bir delil ile sâbit bulunan şeydir. (Vitir ve Bayram namazları gibi.) * İlm-i Kelâm'da: Varlığı zaruri olup, olmaması imkânsız bulunan

VÂCİB-ÜL VÜCUD : Turkish Risale

Vücudu mutlak var olan, yokluğu mümkün olmayan Cenâb-ı Hak.(Vâcib-ül vücuddur, yâni; O'nun vücudu zâtîdir, ezelîdir, ebedîdir, ademi mümteni'dir. Zevali muhaldir. Tabakat-ı vücudun en râsihi, en esaslısı, en kuvvetlisi, en mükemmelidir. Sair tabakat-ı vücud O'nun vücuduna nisbeten gayet zayıf bir gölge hükmündedir. M.) (Bak: Kıyam-ı binefsihî, Vücud)

VÂCİB-ÜL İFA : Turkish Risale

İfa edilmesi lüzumlu olan. Yapılması gerekli olan

VÂCİBE : Turkish Risale

Yapılıp yerine getirilmesi vâcib derecesinde lüzumlu olan şey