Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
VİKAF : Turkish Risale

Tevakkuf etmek, vâkıf olmak, durmak

VİKAHAT : Turkish Risale

(Bak: Vakahat)

VİKAL (VEKÂL) : Turkish Risale

Devamlı diğer davarların ardına kalan davar

VİKAYE : Turkish Risale

Koruma. Koruyuculuk. Sahib olma. Arka çıkma. Kayırma. * Tıb: Herhangi bir hastalık için önleyici tedbir alma

VİKR : Turkish Risale

(C.: Evkar) Ağır yük

VİKÂ' : Turkish Risale

(C: Evkiye) Kırba ve tulum ağzını bağladıkları nesne

VİKÂF : Turkish Risale

Eşek semeri ve palanı

VİLA' : Turkish Risale

Birbirinin ardı sıra gelmek. * Abdest esnasında uzuvları yıkarken birisi kurumadan diğerini yıkamağa başlamak. * Ahbablık, yakınlık, dostluk. (Bak: Velâ)

VİLAD : Turkish Risale

Doğurmak

VİLADET : Turkish Risale

Doğmak, doğuş, dünyaya gelmek, doğurmak. (Veladet galattır)

VİLAKÂR : Turkish Risale

f. Ahbab, dost

VİLAPERVER : Turkish Risale

f. Dost, muhib

VİLAYAT : Turkish Risale

(Vilayet. C.) Vilayetler

VİLAYET : Turkish Risale

Bir şeyi kudretle elde etme. * İl. * Birisine kefil olmak. * Dostluk. Muhabbet

VİLDAN : Turkish Risale

(Velid. C.) Çocuklar. * Kullar. Köleler.(Kur'an-ı Hakîm'de $ sırrı ve meâli şudur ki: Mü'minlerin kabl-el-büluğ vefat eden evlâdları, Cennet'te ebedî, sevimli, Cennet'e lâyık bir surette dâimî çocuk kalacaklarını.. ve Cennet'e giden peder ve vâlidelerinin kucaklarında ebedî medar-ı sürurları olacaklarını.. ve çocuk sevmek ve evlâd okşamak gibi en lâtif bir zevki, ebeveynine te'mine medar olacaklarını.. ve her bir lezzetli şey'in Cennet'te bulunduğunu.. "Cennet tenasül yeri olmadığından, evlâd muhabbeti ve okşaması olmadığı" nı diyenlerin hükümleri hakikat olmadığını.. hem dünyada on senelik kısa bir zamanda teellümatla karışık evlâd sevmesine ve okşamasına bedel sâfi, elemsiz milyonlar sene ebedî evlâd sevmesini ve okşamasını kazanmak, ehl-i imanın en büyük bir medar-ı saâdeti olduğunu şu âyet-i kerime $ cümlesiyle işaret ediyor ve müjde veriyor. M.)

VİLDE : Turkish Risale

(Veled. C.) Erkek evlâdlar, çocuklar, oğullar

VİLE : Turkish Risale

f. Yüksek ses

VİN : Turkish Risale

f. Siyah üzüm. * Boya, renk

VİRAD : Turkish Risale

Yol. * (Verd. C.) Güller

VİRAN : Turkish Risale

f. Yıkık, harap. * Mc: Kederli, üzgün, gamlı

VİRANE : Turkish Risale

f. Harabe. Yıkılmağa yüz tutmuş eski yapı

VİRANÎ : Turkish Risale

f. Viranlık, haraplık

VİRASE : Turkish Risale

Mirasyedilik

VİRAT : Turkish Risale

Zekât vermek korkusundan hile edip bir yere toplanmış koyunlarını ayırıp dağıtmak veya perâkende koyunlarını bir yere toplamak

VİRD : Turkish Risale

Sık sık ve devamlı okunan dua. * Kur'an-ı Kerim'den her gün okunması vazife bilinen kısım, bir cüz