Multilingual Turkish Dictionary Turkish Risale

ZAYVEN : Turkish Risale

(C.: Zayâvin) Yaban kedisi. * Erkek kedi. * Hırçın ve vahşi adam

ZAYİ' : Turkish Risale

(Ziya'. dan) Elden çıkan. Kaybolan. Yitik. Zarar, ziyan

ZAYİL : Turkish Risale

Uzun etekli gömlek. * Uzun kuyruklu at. (Müe: Zâyile)

ZAİ' : Turkish Risale

Yayılmış olan. Dağılmış olan. Herkesçe bilinen şey

ZAİD : Turkish Risale

Artan. Fazlalık. İlâve olunmuş. * Lüzumsuz, gereksiz. * Gr: Te'kid için söylenen. * Mat: Müsbet işareti, artı. (+) (Bak: Harf-i zâid)

(Zevk. den) Tatma, tad alma. Tad alıcı kuvvet, tad duyurucu hassa.(Hakiki ehl-i şükrün ve ehl-i hakikatın ve ehl-i kalbin kuvve-i zâikası, Rahmet-i İlâhiyenin matbahlarına bir nâzır ve bir müfettiş hükmündedir. Ve o kuvve-i zâikada taamlar adedince mizancıklarla nimet-i İlâhiyyenin envâını tartmak ve tanımak; bir şükr-ü manevî suretinde cesede, mideye haber vermektir. İşte bu suretle kuvve-i zâika yalnız maddî cesede bakmıyor, belki kalbe, ruha, akla dahi baktığı cihetle midenin fevkinde hükmü var, makamı var. S.)