Turkish Risale
ZEMEYAN : Turkish Risale
Acele
ZEMHA : Turkish Risale
Yaramaz huylu, bahil kimse
ZEMHARE : Turkish Risale
(C: Zemâhir) Ok
ZEMHERİ(R) : Turkish Risale
Karakış dönümünden (12 Aralıktan) 31 Ocağa kadar olan şiddetli soğuk devresi
ZEMK : Turkish Risale
Sakal yolmak. (Yolunan sakala "zemika" veya "mezmuka" derler.)
ZEMKA : Turkish Risale
Kuşun kuyruğunun bittiği yer
ZEML : Turkish Risale
Atın, davarın neşeli yürüyüşü. * Yük yüklemek. * Refik. Arkadaş
ZEMM : Turkish Risale
Birisinin ayıplarını söylemek, çekiştirmek. Kötülemek, yermek. Ayıplamak
ZEMMAR : Turkish Risale
Düdük çalan
ZEMMÂM : Turkish Risale
Ayıplayıcı, zemmedici, kötüleyici
ZEMN : Turkish Risale
Kötürüm olmak
ZEMR : Turkish Risale
Düdük çalmak
ZEMU' (ZEMİ') : Turkish Risale
Aceleci ve seri kimse. * Sıçraması birbirine yakın olan tavşan
ZEMZEM : Turkish Risale
Çok mübarek bir su. * Kâbe-i Mükerreme'nin yanındaki maruf kuyu. (Süryanicede Zem: Dur, gitme mânasınadır. Vaktiyle Hz. Hacer, oğlu İsmail'in (A.S.) ayağı altından su çıkıp aktığını veya bu kuyunun çok çok akmağa başladığını görünce, "zem zem" diye söylemesi ile kuyunun akması kesilmiş ve bu vecihle kuyu bu ismi almıştır.) *Kelimenin lügat manası: Yavaş yavaş teganni ve terennüm eylemek, hafif ve yavaş yavaş türkü söylemek. * Çok bol
ZEMZEME : Turkish Risale
Nağme, hoş ses. Uzun uzadıya gürleyerek seslenmek. Geniz ve boğaz ile ezgili ses çıkarmak. Yavaş yavaş geniz ve boğazdan ses çıkararak türkü veya şarkı söylemek. * Cemaat
ZEMZEME-DÂR : Turkish Risale
f. Ahenkli
ZEMZEME-PİRÂ : Turkish Risale
f. Şarkı söyleyen, terennüm eden
ZEMİL : Turkish Risale
Tez, hızlı, seri. * Deve yürüyüşünden bir çeşit
ZEMİM : Turkish Risale
Burun suyu, sümük. * Koç ve teke zekerinden akan bevl. * Koyun emziğinden akan süt
ZEMİME : Turkish Risale
Zemme müstehak olan. Beğenilmeyen kötü hal ve hareket
ZEMİN : Turkish Risale
Kötürüm kimse
ZEMİN Ü ZAMAN : Turkish Risale
Vakit ve yer. * Münasebet. Mevzuya veya mes'eleye olan uygunluk, hâl, vaziyet
ZEMİN-BUS : Turkish Risale
(Saygı ve hürmetten dolayı) yeri öpme
ZEMİN-DÂR : Turkish Risale
(C: Zemindârân) f. Hâkim. Vâli
ZEMİN-KUB : Turkish Risale
f. İkide bir ayağını yere vuran çengi, rakkase. * Yer tepici olan at, deve, katır ve benzeri hayvanlar
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani