Turkish Risale
ZUDRES : Turkish Risale
f. Çabuk erişen
ZUDSİR : Turkish Risale
f. Faydasız. Menfaatsiz. * Kötü huylu. * Bir şeyden çabuk bıkan, usanan
ZUDTER : Turkish Risale
f. Daha çabuk
ZUDÎ : Turkish Risale
f. Tezlik, çabukluk
ZUFR : Turkish Risale
Tırnak
ZUFUR : Turkish Risale
(C.: Ezfâr-Ezâfir-Zufir) Tırnak. * Yay başında kiriş takılan yerden ucuna varıncaya kadar olan miktar
ZUGLE : Turkish Risale
Her nesnenin bakiyyesi ve bölüğü. * Birşeyin bölük bölük olması
ZUGLUL : Turkish Risale
Yeyni, hafif. * Küçük oğlan
ZUGR : Turkish Risale
Şam vilayetinde bir yerin adı
ZUHAL : Turkish Risale
(Bak: Zühal)
ZUHAR : Turkish Risale
Ok yeleği. Kanat yeleği
ZUHR : Turkish Risale
Sahavetli zenginlik. * Yüksek şeref
ZUHR(E) : Turkish Risale
İhtiyaç zamanı için muhafaza edilen, saklanan şey. Zahire. * Sâlih amel. Âhiret için yapılan hazırlık
ZUHREFE : Turkish Risale
Süslemek, bezemek
ZUHRUF : Turkish Risale
Yaldız. Yalancı süs. Gösteriş. Zinet. Altın
ZUHRUF SURESİ : Turkish Risale
Kur'an-ı Kerim'in
suresidir. Mekkîdir
ZUHUR : Turkish Risale
Meydana çıkmak. * Ansızın meydana gelmek. * Baş göstermek. Görünmek. * Hulul. * Galip olmak. * Âlîkadr
ZUHURÂT : Turkish Risale
Birden oluveren şeyler. Hesapta olmayan umulmadık hâdiseler. * Sünuhat. (L.R.)
ZUK' : Turkish Risale
(C.: Ezkâ) İki uyluk arası
ZUKAK : Turkish Risale
(C.: Ezikka) Sokak
ZUKK : Turkish Risale
Kuşun yavrusuna ağzından birşey yedirmesi
ZUKL : Turkish Risale
Harâmi. * Küçük dar gemi
ZULAME : Turkish Risale
Mazlumun hakkı
ZULEL : Turkish Risale
Gölgelikler
ZULEM : Turkish Risale
Karanlıklar
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani