Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
İHDAR-I DEM : Turkish Risale

Huk: Maktulün (öldürülmüş olan kimsenin) diyetini katilden (öldürenden) aldırmamak

İHDAS : Turkish Risale

Yeniden bir şey yapmak. Ortaya koymak. Meydana koymak. (Bak: İbda', Hudus)

İHDAİYYE : Turkish Risale

Hediye etme vesilesiyle yazılan yazı

İHEVAT : Turkish Risale

(İhve. C.) Samimi ve sâdık arkadaşlar. Candan dostlar. * Tarikat arkadaşları

İHFA : Turkish Risale

Saklamak. Gizlemek. Ketmetmek. Gizlenilmek. * Tecvidde: Harflerden birisini söylerken gizli ve zayıf söylemek

İHFAF : Turkish Risale

Hafifletmek. Birinin şerefine dokunacak şekilde konuşmak

İHFİK : Turkish Risale

Yer sarsıntısı ve zelzeleler neticesinde meydana gelen yarıklar, çatlaklıklar

İHFİK-ÜL ARZ : Turkish Risale

Yer yarığı

İHHİKAK : Turkish Risale

Kördüğüm olma. * Mc: Sıkışıp kalma. Halledilmeyip çözülmez hale gelme

İHKAB : Turkish Risale

Arkası kesilme

İHKAD : Turkish Risale

Başka bir kimsede garaz ve kin uyandırma

İHKAK : Turkish Risale

Mazlumun hakkını zâlimden almak. Hakkı yerine getirmek. Hak ile hasmına galib olmak

İHKAK-I HAK : Turkish Risale

Haklıya hakkını vermek. Hakkı, usülü dairesinde yerine getirmek

İHKAR : Turkish Risale

Rezil ve rüsvay etme

İHKÂM : Turkish Risale

Manen tahkim etmek. Sağlamlaştırma. Muhafaza ile fesaddan menetmek

İHLA : Turkish Risale

Boş bırakma. Boşaltmak, hâli kılmak

İHLA' : Turkish Risale

(Hulv. den) Tatlılandırma

İHLA-İ SEBİL : Turkish Risale

Yolunu açık bırakma

İHLAF : Turkish Risale

Yemin vermek. Yemin etmek. * Yok etmek. Telef etmek

İHLAK : Turkish Risale

(Helâk. dan) Harcama, tüketme, bitirme. * Yok etme, helâk etme, öldürme

İHLAL : Turkish Risale

(Halel. den) Sakatlamak. Bozmak. Halel vermek. * Birini ihtiyaç içinde bırakmak. * Düşmanın haklarına vefa etmeyip gadretmek

İHLAS : Turkish Risale

(Hulus. dan) Kalbini safi etmek. İçten, samimi, riyasız sevgi. İçten gelen sevgi ile doğruluk ve bağlılık. * Sırf Allah emretmiş olduğu için ibadet etmek. Yapılan ibadet ve işlerde hiçbir karşılık ve menfaati, hakiki ve esas gaye etmeyerek yalnız ve yalnız Allah rızasını esas maksat ve gaye edinmek. İnsanlara riyakârlıktan, gösterişten uzak olmak.(Bu dünyada, hususan uhrevî hizmetlerde, en mühim bir esas, en büyük bir kuvvet, en makbul bir şefaatçi, en metin bir nokta-i istinad, en kısa bir tarik-i hakikat, en makbul bir duâ-yı manevî, en kerametli bir vesile-i makasıd, en yüksek bir haslet, en sâfi bir ubudiyet ihlastır....Cenab-ı Hakk'ın rızası ihlas ile kazanılır. Kesret-i etba' ile ve fazla muvaffakiyet ile değildir. Çünkü onlar vazife-i İlâhiyyeye ait olduğu için istenilmez; belki bazan verilir. Evet, bazan bir tek kelime sebeb-i necat ve medar-ı rıza olur. Kemmiyetin ehemmiyeti o kadar medar-ı nazar olmamalı. Çünkü, bazan bir tek adamın irşadı, bin adamın irşadı kadar rıza-yı İlâhîye medar olur. Hem, ihlas ve hakperestlik ise, müslümanların nereden ve kimden olursa olsun, istifadelerine taraftar olmaktır. Yoksa benden ders alıp sevap kazandırsınlar düşüncesi, nefsin ve enaniyetin bir hilesidir. L.)(Cay-ı ibret bir hâdise: Bir vakit İmam-ı Ali Radıyallahü Anh, bir kâfiri yere atmış. Kılıncını çekip keseceği zaman, o kâfir O'na tükürmüş. O kâfiri bırakmış, kesmemiş. O kâfir, O'na demiş ki: "Neden beni kesmedin?" Dedi: "Seni Allah için kesecektim. Fakat bana tükürdün; hiddete geldim. Nefsimin hissesi karıştığı için ihlasım zedelendi. Onun için seni kesmedim." O kâfir, O'na dedi: "Beni çabuk kesmen için seni hiddete getirmekti. Mâdem dininiz bu derece sâfi ve hâlistir; o din haktır." dedi. M.)

İHLAS SURESİ : Turkish Risale

Kur'an-ı Kerim'de şirkin ve küfrün envâını reddedip, tevhidi ilân eden $ diye başlayan
Sure.Bu sureye: Esas, Tevhid, Tefrid, Tecrid, Necat, Velâyet, Marifet, Samed, Muavvize, Mazhar, Berâe, Nur, İman suresi de denilmektedir. Maâni, Müzekkire gibi isimleri de vardır. (E.T.)

İHLAS-MEND : Turkish Risale

f. İhlaslı, ihlas sahibi, temiz kalbli

İHLAS-MENDANE : Turkish Risale

f. Temiz yürekli kimseye yakışır şekilde, ihlaslı kişiye uygun tarzda