Turkish Risale
İNZİMAM : Turkish Risale
Bağlanma. * Yular ile bağlanma
İNZİVA : Turkish Risale
Feragat edip bir tarafa çekilmek. Bir işe karışmamak. Dünya işlerini bırakmak. Süfli ve hevesi işleri bırakıp ilm-i Kur'an ve imanla, ibadet ve taatla, Kur'ân ve imana hizmetle vakit geçirmek
İNZİVA-GERDE : Turkish Risale
f. İnzivaya çekilen
İNŞA : Turkish Risale
Yapma. Vücuda getirme. Terkib etme. Bir şey peyda etmek. * Yaratma. * Edb: Yazı dersi. Nesir yazmak. * Güzel nesir halinde yazı yazmak veya güzel yazılmış nesir halindeki yazı.Çeşitli mektuplaşma ve güzel yazma için mektup, tezkere, istida (dilekçe), tebrik, tâziyenâme, sened v.s. örneklerini içinde toplayan kitaba da inşâ veya inşâ rehberi denir.("İnşâ ve terkib" tabir edilen mevcud olan anasır ve eşyadan toplamak suretiyle ona vücud vermektir. Eğer cilve-i ferdiyete ve Sırr-ı ehadiyete göre olsa, hadsiz derece bir sühulet belki vücub derecesinde bir kolaylık olur. Eğer ferdiyete verilmezse, hadsiz derece müşkül ve gayr-ı mâkul, belki imtinâ derecesinde bir suubet olacak. Halbuki; kâinattaki mevcudat nihâyet derecede külfetsiz olarak ve suhuletle ve kolaylıkla gayet mükemmel bir surette vücuda gelmeleri cilve-i ferdiyyeti bilbedahe gösteriyor ve her şey doğrudan doğruya Zât-ı Ferd-i Zülcelâlin sanatı olduğunu isbat ediyor. L.) (Bak: Halk)
İNŞAALLAH : Turkish Risale
Allah izin verirse. Allah nasibederse (meâlindedir). (Bak: Tabii)
İNŞAAT : Turkish Risale
Yapmak, inşa etmek. * Yapı. Bina ve gemi yapımıyla alâkalı işler
İNŞAB : Turkish Risale
Tırnak batırma, tırnak bastırma
İNŞAD : Turkish Risale
Edb: Şiir okuma. Şiiri kaidesine uygun ahenk ile okuma. Sesini yükseltme. * Arayıp soruşturma. * Birisini hicvetme. * Kayıp olan bir şeyi haber verme
İNŞAK : Turkish Risale
Koklatma. Buruna kokulu bir şey çektirme. * Tuzağa veya ağa iliştirme
İNŞAR : Turkish Risale
Ölüyü diriltme. (Bu fiil, Allah'a mahsus olmak kaydiyle: İnşar-ı emvat denir.)
İNŞAT : Turkish Risale
Ferahlandırma. Neş'elendirme. Sürurlandırma
İNŞAZ : Turkish Risale
Yükseltme
İNŞAÎ : Turkish Risale
İnşaya, yapıya dâir ve müteallik. * Güzel yazmağa dâir
İNŞAİYYAT : Turkish Risale
(İnşâi. C.) İşitilmemiş ve duyulmamış sözlerden yapılan cümleler
İNŞAİYYE : Turkish Risale
İnşâât işleriyle uğraşanlar. Bina ve gemi yapma işleriyle meşgul olanlar
İNŞİAB : Turkish Risale
Şubelendirme. Ayırma. Şubelere ayrılma. * Bölük bölük olma. * Dalbudak verme
İNŞİAL : Turkish Risale
Alevlenme, şulelenme
İNŞİBAB : Turkish Risale
Gençleşme, delikanlı olma
İNŞİBAK : Turkish Risale
Şebeke şeklinde olma. * Balık ağı gibi birbirine geçme
İNŞİHAB : Turkish Risale
Fışkırma
İNŞİHAB-I DEM : Turkish Risale
Kanın fışkırması
İNŞİKAK : Turkish Risale
İkiye ayrılma. Çatlama. Yarılma
İNŞİKAK SURESİ : Turkish Risale
Kur'an-ı Kerim'in
Suresi olup İnşakkat suresi de denir. Mekkî'dir
İNŞİKAK-I ASÂ : Turkish Risale
Değneğin kırılması. * Mc: İhtilaf, karışıklık, ikilik. Birliğin bozulması
İNŞİKAK-I KAMER : Turkish Risale
Ay'ın parçalanması. Peygamberimiz Hazret-i Muhammed Aleyhissalâtü vesselâmın mu'cizesi eseri olarak gökte ay'ın en parlak olduğu bir zamanda ikiye ayrılması. (...Hem Resul-i Ekrem'in (A.S.M.) mütevatir ve kat'i bir mu'cize-i kübrası "Şakk-ı Kamer" dir. Evet, şu "İnşikak-ı Kamer" çok tariklerle mütevatir bir surette, İbn-i Mes'ud, İbn-i Abbas, İbn-i Ömer, İmâm-ı Ali, Enes, Huzeyfe gibi pek çok eâzım-ı sahâbeden müteaddid tariklerle haber verilmekle beraber, Nass-ı Kur'an ile $ âyeti, o mu'cize-i kübrâyı âleme ilân etmiştir. O zamanın inatçı Kureyş müşrikleri, şu âyetin verdiği habere karşı inkâr ile mukabele etmemişler, belki yalnız "sihirdir" demişler. Demek kâfirlerce dahi Kamerin inşikakı kat'idir. M.)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani