Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
İZDİYAL : Turkish Risale

Kaybetme, yok etme

İZDİYAN : Turkish Risale

Süslenme, bezenme

İZDİYAR : Turkish Risale

Ziyâret etme, gidip görme

İZEM : Turkish Risale

Büyüklük

İZEN : Turkish Risale

Gr: O halde, o takdirde, öyleyse. (Bak: Huruf-u nasibe)

İZFAF : Turkish Risale

Gelin gönderme

İZHAB : Turkish Risale

Gönderme. * Giydirme veya giydirilme. * Altun kaplama

İZHAC : Turkish Risale

Oturma, ikamet etme

İZHAF : Turkish Risale

Yalan söyleme. * Hıyanet etme, verdiği sözünü tutmama. * Hayrette bırakma, şaşırtma

İZHAK : Turkish Risale

Yok etme, mahvetme. * Öldürme. * Oku, nişandan ayırma

İZHAL : Turkish Risale

Hatırdan çıkarma, unutma

İZHAR : Turkish Risale

Açığa vurma. Meydana çıkarma. * Göstermek. Zâhir ve âşikâre ettirmek. * Yalandan gösteriş. * Tecvidde, iki harfin arasını birbirinden ayırıp açarak ihfâsız, idgamsız olarak okumaya denir. Bu sıfatın harfleri Huruf-ı halk denilen harflerdir

İZHAR-I BELÂGAT : Turkish Risale

Belâgat gösterme

İZHAR-I HAK : Turkish Risale

Hakkı izhar etmek. Hakkı açıklama

İZHAR-I TECELLÜD : Turkish Risale

İnad edip kafa tutma, yalandan cesaretlilik gösterme

İZHAR-I TEESSÜR : Turkish Risale

Teessür gösterme

İZK : Turkish Risale

Ağaç dalı. * Hurma salkımı

İZKÂM : Turkish Risale

Zükâm hastalığına yani nezleye uğratma

İZKÂR : Turkish Risale

Hatıra getirmek, andırmak, hatırlatmak

İZLAF : Turkish Risale

Yakın etmek. Toplamak, cem' etmek

İZLAK : Turkish Risale

(Bak: Zelâka)

İZLAL : Turkish Risale

(Zıll. dan) Gölge yapmak. Gölge koymak. Gölgelendirmek

İZLAM : Turkish Risale

Karanlık olmak. Zulme giriftar olmak. Zulme tutulmak

İZMAM : Turkish Risale

Bir kimseden söz alma. * Bir insanı kötülenecek bir halde bulma

İZMAR : Turkish Risale

(Bak: Izmar)