Multilingual Turkish Dictionary Turkish Risale

ŞEKAVET : Turkish Risale

Her çeşit kötülük içinde olmak. Belâ ve zillete düşmek. Sıkıntıda kalmak. * Haydutluk, eşkiyalık

ŞEKAYA : Turkish Risale

şikâyetler. Memnuniyetsizlikler

ŞEKAZ : Turkish Risale

Gitmek. * Uzaklık. * Bir adamın gözünün çok değer olması

ŞEKD (ŞÜKD) : Turkish Risale

Atâ ve ihsan etmek. Hediye vermek

ŞEKER : Turkish Risale

f. Şeker

ŞEKER(E) : Turkish Risale

Davarın sütü çok olmak. * Dolmak

ŞEKER-AB : Turkish Risale

f. İki dost arasındaki kırgınlık, aradaki soğukluk

ŞEKERGÜFTAR : Turkish Risale

f. Sözü şeker gibi tatlı

ŞEKERGÜZAR : Turkish Risale

(Şeker-güzâr) f. İyilik bilen, teşekkür eden

ŞEKERHAB : Turkish Risale

f. Otururken gelen tatlı uyku

ŞEKERPARE : Turkish Risale

f. Çok tatlı ve şekerli olan bir kayısı cinsi. * Bir nakış çeşiti. * Bir cins tatlı

ŞEKERRİZ : Turkish Risale

f. Pek tatlı, şeker saçan. * Sevinçten dolayı gelen gözyaşı.şEKEVAT
(şekve. C.) şikâyetler

ŞEKERİSTAN : Turkish Risale

f. Şeker kamışı tarlası

ŞEKK : Turkish Risale

(C.: Şükuk) Şüphe, zan. Bir şeyin varlığı ile yokluğu arasında tereddüt etmek. * Lüzum. * Yarmak. * Yapışmak

ŞEKK-İ KÜFRÎ : Turkish Risale

Küfürdeki şüphe. Kâfire ait şek

ŞEKKERÎN : Turkish Risale

f. Şekerli, tatlı

ŞEKL : Turkish Risale

(Bak: Şekil)

ŞEKLA' : Turkish Risale

Beyaz dişi koyun. * Hâcet, ihtiyaç

ŞEKLEN : Turkish Risale

Şekilce. Şekil bakımından

ŞEKLÎ : Turkish Risale

Şekille alâkalı, şekilce. Dış görünüşe dair

ŞEKM : Turkish Risale

Sertlik. * Güç. Kuvvet

ŞEKS : Turkish Risale

Ahlâksız, yaramaz kimse

ŞEKT : Turkish Risale

Bedel etmek, karşılık vermek

ŞEKUB : Turkish Risale

Ruşen olmak, parlamak

ŞEKUFE : Turkish Risale

(Bak: Şükufe)