Turkish Risale
ŞEVARİD : Turkish Risale
(Şâride. C.) Dağılmış, dağınık şeyler
ŞEVAT : Turkish Risale
(C.: Şivâ) Baş derisi
ŞEVATÎ : Turkish Risale
(Şâti. C.) Kenarlar, kıyılar
ŞEVAYİB : Turkish Risale
(Şayibe. C.) Şâyibeler, noksanlıklar, ayıplar
ŞEVAZ (ŞÜVÂZ) : Turkish Risale
Tütünsüz ateş
ŞEVAZZ : Turkish Risale
(şâzze. C.) Müstesnalar. Kaide hârici olanlar
ŞEVAZÎ : Turkish Risale
Dağların dik tepeleri
ŞEVAİ' : Turkish Risale
(Şâyi'. C.) Yayılmış bulunanlar. Şâyi olanlar
ŞEVAİB : Turkish Risale
(Şâibe. C.) Kusurlar, lekeler, noksanlar, ayıplar. * Şüpheler $* Eserler, izler, nişânlar
ŞEVAİR : Turkish Risale
(Şâire. C.) Kadın şâirler
ŞEVB : Turkish Risale
Karıştırmak. * İçilecek olan şeye katılıp karıştırılan şey
ŞEVBEC : Turkish Risale
Oklava
ŞEVE : Turkish Risale
Göz değmesi, nazar değmesi
ŞEVEH : Turkish Risale
(şevh) Kara olmak ve çirkinlik. (Bak: şâhet-il vücuh)
ŞEVES : Turkish Risale
Gururdan dolayı göz ucuyla bakma
ŞEVH : Turkish Risale
Kara ve çirkin olmak
ŞEVHA : Turkish Risale
Avurtları ve burun delikleri geniş olan çirkin yüzlü kadın
ŞEVHEB : Turkish Risale
(C.: şevahib) Kirpi
ŞEVHER : Turkish Risale
f. Erkek eş, koca, zevc
ŞEVK : Turkish Risale
Diken. * Birinin hiddet ve şevketi görünmek. * Ekin
ŞEVK U İŞTİYAK : Turkish Risale
Şevk ve arzu. Şevk ve iştiyak
ŞEVK-BAHŞ : Turkish Risale
f. Şevk veren, şevklendiren. * Meşhur bir çeşit lâle
ŞEVK-EFZÂ : Turkish Risale
f. şevklendiren, neşe artıran
ŞEVK-ÂLUD : Turkish Risale
f. Şevkli, neşeli, sevinçli, keyifli
ŞEVK-ÂVER : Turkish Risale
f. Neşe veren, neşe getiren, şevklendiren
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani