Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
Bİ-N-NEFS : Turkish Risale

Kendi kendisi

Bİ-N-NİSBE : Turkish Risale

Nisbetle, bir dereceye kadar

Bİ-T-TAFSİL : Turkish Risale

Tafsilâtiyle, etrafiyle, uzun uzadıya

Bİ-T-TAV' : Turkish Risale

İstek ile, isteyerek

Bİ-TEŞVİK : Turkish Risale

Kışkırtarak, teşvik ederek

Bİ-Z-ZARURE : Turkish Risale

Zarûri olarak, ister istemez

Bİ-Z-ZAT : Turkish Risale

Kendisi, aslında. Kendi zatı ile. Binefsihi

Bİ-İZNİLLAH : Turkish Risale

Allah'ın izni ile

Bİ-ŞEK : Turkish Risale

f. Şüphesiz, şeksiz

Bİ-ŞERM : Turkish Risale

f. Utanmaz

Bİ-ŞUMAR : Turkish Risale

f. Sayısız, pek çok

BİA : Turkish Risale

(C: Biyâ) Kilise

BİAS : Turkish Risale

Deprenmek, ıztırab

BİAT : Turkish Risale

Bağlılığını, itimadını bildirmek. Birisinin hakemliğini veya hükümdarlığını kabul etmek. El tutarak bağlılığını alenen izhar etmek. Bağlılığını tazelemek. * Rey vermek

BİAT-I RIDVAN : Turkish Risale

Kur'an-ı Kerim'in
Sûresi olan Fetih Sûresinde zikri geçen, Hz. Peygamber'e (A.S.M.) bağlılıklarını bildiren sahabelerin biatlarıdır. 1400 veya daha fazla olduğu bildirilir. Bu cemaata Ashab-ı Rıdvan da denir. (R.A.)

BİBERON : Turkish Risale

Fr. Emzik

BİBLO : Turkish Risale

Fr. Salonlarda, masaların ve rafların üzerine süs için konan vazo gibi küçük eşya

BİBLİYOGRAF : Turkish Risale

yun. Kitaplar üzerinde geniş bilgisi olan kişi

BİBLİYOGRAFYA : Turkish Risale

yun. Kitaplar hakkında bilgi. Belirli mevzular üzerindeki neşriyatın tamamı

BİBİ : Turkish Risale

Hala, babanın kızkardeşi

BİCAD : Turkish Risale

Hz. Abdullah'ın lâkabı. * Çizgili olarak yol yol dokunmuş aba, kilim, halı

BİCADE : Turkish Risale

Alaca boncuk

BİCAL : Turkish Risale

Büyük gövdeli şey. Azîm. Cesîm

BİCRİT : Turkish Risale

Temiz, hâlis şey

BİCU : Turkish Risale

( Custen
Aramak) mastarının emir köküne "bi" eklenerek yapılmıştır. Ara, bul mânasında emirdir