Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
AHLAL : Turkish Risale

(Hıll. C.) Samimi dostlar, yâranlar

AHLAM : Turkish Risale

Rüyâlar. (Bak: Hulm)

AHLAS : Turkish Risale

En hâlis, daha temiz

AHLAT : Turkish Risale

(Hılt. C.) Çok karıştırılabilir, karıştırılmağa elverişli

AHLAT-I ERBAA : Turkish Risale

İnsan vücudunda varlığı kabul edilen dört unsur veya üsareler

AHLEF : Turkish Risale

Solak kimse

AHLES : Turkish Risale

Kara ile kırmızı arasında olan renk

AHLET : Turkish Risale

Saçı dökülmüş kişi

AHLÂK-I FÂZILA : Turkish Risale

İyi ahlâk, faziletli huylar

AHLÂK-I HAMİDE : Turkish Risale

Beğenilen güzel ahlâk.(Hz. Muhammed (A.S.M.) bütün ahlâk-ı hamidede en yüksek ve yetişilmeyecek bir dereceye malik idi...... Onda içtima etmiş ahlâk-ı hamidedir ki her bir haslette en yüksek tabakada olduğuna dost ve düşman ittifak ediyorlar. M.)

AHLÂK-I HASENE : Turkish Risale

Yüksek ahlâkı en parlak ve ulvi bir şekil ve ruhta gösteren ve bilfiil yaşayan Peygamberimizin (A.S.M.) ve O'nun yolunda gidenlerin ahlâkı.(Diyorsun ki: Teklif, saadet içindir. Halbuki ekser-i nâsın şekâvetine sebeb, tekliftir. Teklif olmasaydı, bu kadar tefavüt-ü şekavet de olmazdı?C- Cenab-ı Hak, verdiği cüz'-i ihtiyâri ile ef'al-i ihtiyariye âlemini kesbiyle teşkil etmeğe insanı mükellef kıldığı gibi, ruh-u beşerde vedia olarak ekilen gayr-i mütenâhi tohumları sulamak ve neşv ü nemalandırmak için de beşeri teklif ile mükellef kılmıştır. Eğer teklif olmasaydı, ruhlardaki o tohumlar neşv ü nemâ bulamazdı. Evet, nev'-i beşerin ahvaline dikkatle bakılırsa görülür ki; ruhun mânen terakkisini, vicdanın tekâmülünü, akıl ve fikrin inkişaf ve terakkisini telkih eden, yani aşılayan, şeriatlardır; vücud veren, tekliftir; hayat veren peygamberlerin gönderilmesidir; ilham eden, dinlerdir. Eğer bu noktalar olmasaydı, insan hayvan olarak kalacaktı ve insandaki bu kadar kemâlât-ı vicdaniye ve ahlak-ı hasene tamamen yok olurlardı. Fakat insanların bir kısmı, arzu ve ihtiyariyle teklifi kabul etmiştir. Bu kısım, saadet-i şahsiyeyi elde ettiği gibi nev'in saadetine de sebep olmuştur. Amma insanların büyük bir kısmı, ihtiyarı ile küfrü kabul ve tekâlif-i İlahiyyeyi reddetmişlerse de teklifin bazı nevilerinden süzülen terbiyevi, ahlâki vesaire güzel şeyleri aldıklarından, teklifin o nevilerini zımnen ve ıztıraren kabul etmiş bulunurlar. İşte bu itibarla, kâfirin her sıfatı ve her hâli kâfir değildir. İ.İ)(Hadsiz salât ve selâm ol Peygamberimiz Muhammed Mustafa (A.S.M.) üzerine olsun ki, demiş: $Yani; benim, insanlara Cenab-ı Hak tarafından bi'setim ve gelmemin ehemmiyetli bir hikmeti, ahlâk-ı haseneyi ve güzel hasletleri tekmil etmek ve beşeri ahlâksızlıktan kurtarmaktır. H.)

AHLÂKIYYUN : Turkish Risale

Ahlâk ilmi ile uğraşan âlimler; bunlar iki kısımdır. Bir kısmı ahlâk-ı hasene olan İslam ahlâkını telkin eder, diğer kısmı ise, dine tâbi olmayan ve hakiki ahlâkı bulamamış olanlardır

AHLÂKIYYÂT : Turkish Risale

Ahlâk ilmi ve düsturlarını ve bunların vasıflarını ve tatbiklerini inceleyen, öğreten ilim. * Ahlâk ve terbiye ile alâkalı ders ve bahisler

AHLÂKÎ : Turkish Risale

Ahlâkla ilgili, ahlâka ait

AHLİYA : Turkish Risale

(Hali. C.) Boş şeyler

AHMA : Turkish Risale

(Hamâ. C.) Kayın biraderler

AHMAK : Turkish Risale

(Humk. dan) Pek akılsız, sersem, şaşkın. Anlayışsız

AHMAK-UL HUMAKA : Turkish Risale

Ahmakların en ahmağı

AHMAKANE : Turkish Risale

f. Ahmakçasına, ahmak olana yakışır şekilde

AHMAKÎ : Turkish Risale

Akılsızlık, ahmaklık

AHMAKİYET : Turkish Risale

Ahmaklık, akılsızlık

AHMAL : Turkish Risale

(Haml. C.) Yükler. * Ağır şeyler. Eşya, ağırlık

AHMAL Ü ESKAL : Turkish Risale

Ağır yükler

AHMAS : Turkish Risale

(Hums. C.) Beşte birler, humslar

AHMAS-ÜL KADEM : Turkish Risale

Ayak tabanı