Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
DAİR : Turkish Risale

Devreden. Dolaşan. Dönen. Bir şeyin etrafını kuşatan. * Belli bir şey hakkında olan. Alâkalı, müteallik

DAİRE : Turkish Risale

Resmi hükümet makamlarından her biri. * Yazıhane. * Büyük bir idare adamının makamı. * Ev veya apartman katı. * Bir manevi te'sirin hükmü geçtiği mahal. * Sınır içi. * Büro, büyük ev, konak. * Çember, düz yuvarlak şekil. * Mat: Merkezden aynı uzaklıktaki noktaların çevirdiği düzlük parçası. * Hezimet ve musibet. Beliye-i muhita. * Dönüp dolaşıp meydana gelen hâdise ve inkılâb

DAİRE-İ EHADİYET : Turkish Risale

Allah'ın ehadiyetle tecelli ettiği dâire. (Bak: Ehadiyet)

DAİRE-İ ESBAB : Turkish Risale

Sebepler dâiresi. Sebep ve kanunların bulunduğu yer olan maddi âlem

DAİRE-İ ESMÂ : Turkish Risale

Cenab-ı Hakk'ın isimlerinin sahası ve dairesi

DAİRE-İ MÜMKİNAT : Turkish Risale

(Bak: Daire-i imkân)

DAİRE-İ RESMİYE : Turkish Risale

Hükûmet dairesi, resmi daire

DAİRE-İ VÜCUB : Turkish Risale

Tebeddül ve tagayyür etmeyen ve mümkinat âleminden olmayan âlemler. Esmâ ve Sıfât-ı İlâhiyye gibi. (Bak: Vücub âlemi)

DAİRE-İ VÜCUD : Turkish Risale

Vücud ve varlık dairesi ve sahası

DAİRE-İ ÂFÂK : Turkish Risale

Ufuklar dairesi. Çok geniş ve büyük dâire, kâinat

DAİRE-İ İMKÂN : Turkish Risale

Kâinat. İmkân âlemi. Mükevvenat. Mümkün olan, şartların müsait olduğu âlem. (Daire-i mümkinat da aynı mânada kullanılır.)

DAİREVÎ : Turkish Risale

Daire şeklinde. Daire gibi

DAİREZEN : Turkish Risale

Mehter takımında def çalan

DAİYAN : Turkish Risale

(Dâi. C.) Dua edenler, duacılar

DAİYY : Turkish Risale

Şu kimseye derler ki, bir kişi ona "oğlumdur" demiş olsun

DAŞ : Turkish Risale

İsimlerin sonlarına eklenerek eşlik, refakat ve ortaklık bildirir. Meselâ: Arka-daş $
Refik

DAŞTE : Turkish Risale

f. Köhne, harab olmuş, eskimiş, yıpranmış. * Mâlik olmuş

DAŞTEN : Turkish Risale

f. Tutmak, elde etmek, mâlik olmak, zimmetine geçirmek. * Zabtetmek, gasbetmek, almak. * Görüp gözetlemek. * Eskimek, yıpranmak, harab olmak, köhneleşmek

DE'B : Turkish Risale

Bir işde devam ve iltizamla emek çekip çalışmak. * Adet, usul, tarz, kaide. * Şân. * Emir. * Kâr. * Tardeylemek

DE'B-İ EDEB : Turkish Risale

Edebî usul, kaide. Edeb kaidesi. Edebiyat âdeti, şekli, tarzı

DE'DA : Turkish Risale

Her ayın son günü. * Şaban'ın son günü. * Çok karanlık gece

DE'L : Turkish Risale

Aldatmak. * Ahdi bozmak, sözü tutmamak

DE'LAN : Turkish Risale

Ağır yük getirmiş hayvanın yab yab yürümesi

DE'S : Turkish Risale

Yemek

DE'SA : Turkish Risale

Câriye