Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
DERDAR : Turkish Risale

Servi ağacından bir sınıf

DERDEBİS : Turkish Risale

Belâ. * Zahmet. * Boncuk. * Yaşlı kişi

DERDMEND : Turkish Risale

f. Tasalı, kaygılı, dertli

DERDNAK : Turkish Risale

f. Dertli, kederli, kaygılı, tasalı

DERDUR : Turkish Risale

Su çevriği, girdab. * Derin çukur yer

DEREBEYİ : Turkish Risale

Ortaçağda kendi arazisi içindeki insanlara istedikleri gibi hükmeden, devamlı olarak birbirleriyle savaşan geniş toprak sahiplerinden her biri. * Mc: Asi, zorba

DERECAT : Turkish Risale

(Derece. C.) Dereceler, basamaklar, kademeler, yükseklikler, mertebeler

DERECAT-I KURBİYE : Turkish Risale

Yakınlık dereceleri. Allah'a manevi yakınlık mertebeleri

DERECAT-I ŞEMSİYE : Turkish Risale

Eski Kozmoğrafyaya göre; güneşi döndüğü farzedilen dâirenin on iki burca tekabül eden kısımları

DERECE : Turkish Risale

(C.: Derecât) Yukarıya çıkacak basamak. * Dairenin bölündüğü dilim. 360 kısmın beheri ki, açıları ölçmeye yarar. * Termometrenin bölündüğü kısımların beheri. Mertebe, paye. * Miktar, rütbe

DERECE-İ HARARET : Turkish Risale

Isı derecesi

DERECE-İ SÜLLEM : Turkish Risale

Merdiven basamağı

DERECE-İ ŞUHUD : Turkish Risale

İmanı ve mânevi hakikatları, mânevi terakki yoluyla görmek seviyesinde olan iman mertebesi

DERED : Turkish Risale

Ağızda diş olmamak

DEREK : Turkish Risale

Urgan ucuna eklenip, kovanın kulpuna bağlanan ip parçası (urgan suya değmesin diye) * Kiriş uçlarında olan halka (yayın başlarına geçirirler.)

DEREKA : Turkish Risale

(C.: Deruk) Sığır derisinden yapılan kalkan

DEREKE : Turkish Risale

Aşağı inen basamak. Aşağı mertebe. * Sıfırın altındaki derece. Düşüklük

DEREKE-İ MİRKAT : Turkish Risale

Merdivenin en alt basamağı

DEREKÂT : Turkish Risale

Aşağılık dereceleri. En aşağı mertebeler

DEREKÎ : Turkish Risale

Gerileme

DEREM : Turkish Risale

Baldır etli olduğundan dolayı topuğun görünmeyip belirsiz olması ve sâir kemiklerin etlilikten belirmeyip örtülmesi. * Ağızdan dişlerin dökülüp yerini et bürüyüp belirsiz olması. * Davarın yavaş yürüyüp adımlarını birbirine yakın atması

DEREM-GÜZİN : Turkish Risale

f. Sarraf

DEREM-SERA : Turkish Risale

f. Para basılan yer

DEREMAN : Turkish Risale

Kişinin adımlarının birbirine yakın olması. (O kimseye "dârim" derler)

DEREN : Turkish Risale

Kir, vesah