Turkish Risale
EBEDEN : Turkish Risale
(Ebedâ) Devamlı olarak. Kat'â ve aslâ. Hiçbir vakit
EBEDGÂH : Turkish Risale
f. Kabir, mezar
EBEDHANE : Turkish Risale
f. Kabir, mezar
EBEDÎ : Turkish Risale
Sonsuza ve ebediyete âit. Ebediyete dâir ve müteallik.(Kur'ân bize bu âlemin fâni, geçici olduğunu, herşeyin devamlı değiştiğini ve takdir edilen bir zaman sonunda sona erdiğini ve ereceğini belirtiyor. Madde âleminin bir başlangıcı ve sonu olduğunu bundan da anlıyoruz. Kur'ân, bize ebedî âlemin varlığını da haber veriyor, bu dünya hayatının ebediyet âlemine geçiş için bir hazırlık, tekâmül ve geçiş dönemi olduğunu, ebediyet âlemindeki hayata uygun bir varlık olmak için bu dünyada Allah'ın emir ve kanunlarına uygun yaşamak gereğini hatırlatıyor ve emrediyor.)
EBEDİYYEN : Turkish Risale
Ebedî olarak, ilel-ebed. * Hiç bir vakit, hiç bir zaman
EBELET : Turkish Risale
Çok yemekten gelen ağırlık, hazımsızlık
EBEN : Turkish Risale
Töhmetli, kabahatli kişi. * Adâvet, düşmanlık
EBEN AN-CEDD : Turkish Risale
Babadan, dededen
EBER : Turkish Risale
Hurmanın budaklanması ve ıslah edilmesi. * Akrep sokması
EBERR : Turkish Risale
Çok faziletli, şerefli. Çok sâdık ve dindar. Çok iyilik sever. * Şenlikten uzak, bedevi
EBES : Turkish Risale
Çok süt içmekten dolayı midede ve karında meydana gelen şiş. $
EBEVEYN : Turkish Risale
Ana ile baba. (Eb ile ümm.)
EBGAZ : Turkish Risale
Çok fazla buğzedilen, hiç sevilmeyen, nefret edilen
EBH : Turkish Risale
Unutulan şeyi hatırlatmak
EBHAK : Turkish Risale
Bir gözlü
EBHAL : Turkish Risale
(Buhl. den) En hasis, çok cimri, daha tamahkâr. * Büyük gözlü
EBHAR : Turkish Risale
Nefesi ve ağzı fena kokan adam
EBHAS : Turkish Risale
Gözlerinin üstünde veya altında bir miktar yumruca et parçası olan kişi
EBHEKAN : Turkish Risale
Kuzu kulağı adı verilen ot
EBHEL : Turkish Risale
Ardıç ağacının yemişi. * Ardıç ağacının bir nevi
EBHEM : Turkish Risale
Söz söylemeye muktedir olmayan. Konuşmaya iktidarı bulunmayan adam
EBHER : Turkish Risale
En bâhir, en âşikâr. En parlak, daha çok zâhir. * Temiz kanı yürekten bedene dağıtan büyük bir damar
EBHUR : Turkish Risale
(Bahur. C.) Buharlar. Buğular
EBHÂR : Turkish Risale
(Bahr. C.) Bahirler, deryalar, denizler
EBHÂR-I VÂSİA : Turkish Risale
Geniş denizler
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani