Turkish Risale
EBYAN : Turkish Risale
Cömert, eli açık, muhtaçlara ve yoksullara yardım eden kimse. * Yemekten tiksinen kişi
EBYAT : Turkish Risale
(Beyt. C.) Beyitler. İki mısradan müteşekkil kısımlar
EBYAZ : Turkish Risale
Beyaz. Akça. Parlak. Daha parlak. Sefid olan
EBZ : Turkish Risale
Ürkme, korkma. Kaçma, kaçış. * Aniden, birdenbire ölmek
EBZA : Turkish Risale
Göğsü çıkık
EBZAH : Turkish Risale
Göğsü çıkık
EBZAR : Turkish Risale
(Bezr. C.) Yemeklere konulan baharat
EBZER : Turkish Risale
Üst dudağında sarkık derisi olan
EBZÜN : Turkish Risale
Küvet, banyo. * İçinde yıkanılabilinen küçük havuz
EBÛÜ : Turkish Risale
"İkrar ederim, sığınırım, itiraf ederim, tövbe ederim" mânasına fiildir
EBİ : Turkish Risale
(Bak: Ebu)
EBİ-L BENÂT : Turkish Risale
Kızların babası
EBİB : Turkish Risale
İri taneli yağmur
EBİH : Turkish Risale
Yüzünden örtüyü kaldırmayan tesettürlü kadın
EBİL : Turkish Risale
Nasârâ rahibi ve ekâbiri
EBİL-ÜL EBİLÎN : Turkish Risale
İsa Peygamber (Aleyhisselâm)
EBİYE : Turkish Risale
İmtinâ edici, çekinen kadın
ECAHİL : Turkish Risale
(Echel. C.) En cahil, daha bilgisiz olanlar
ECAMİRE : Turkish Risale
Taifeler, kabileler, kavimler
ECANİB : Turkish Risale
(Ecnebi. C.) Ecnebiler. Yabancılar
ECBE : Turkish Risale
Alnı geniş olan adam
ECC : Turkish Risale
(C.: İcâc) Devekuşu seğirtmek
ECCE : Turkish Risale
(C.: İcâc) Sıcak fazla olmak. * Karışmak
ECDA' : Turkish Risale
Burnu kesik olan kimse. * Kulağı, eli ve dudağı kesik kimse
ECDAD : Turkish Risale
(Cedd. C.) Dedeler. Babalar. Büyük babalar
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani