Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
ECL : Turkish Risale

İllet, sebeb, cihet. İçin, dolayı... den. Arabçada "Li" ilâve ederek kullanılır. Meselâ: Li-eclillâh $
Allah için, Allah rızası için

ECLA : Turkish Risale

Pek âşikâr, pek belli. Pek parlak, ziyade güzel. * Başında kıl bitmeyen kel

ECLA' : Turkish Risale

Dudakları kısa olup dişlerini tamamen örtmeyen

ECLAD : Turkish Risale

(Cild. C.) Hayvan derileri

ECLAH : Turkish Risale

Devenin veya üstü düz olan arabaların üzerlerine yapılan ufak kulübe. * Başı kel olan adam

ECLEC : Turkish Risale

Yumru ve geniş alınlı

ECLEF : Turkish Risale

(Cilf. den) Çok edepsiz, pek hayasız

ECLEL : Turkish Risale

Ulu ve büyük kimse. * Azam

ECLİYET : Turkish Risale

Cihetiyet, sebebiyet. Sebeb oluş

ECMA : Turkish Risale

Üstü açık ev

ECMA' : Turkish Risale

En toplu. Birikmiş. Ziyade birleşmiş

ECMAL : Turkish Risale

(Cemel. C.) Develer. * Cümleler. * Yekünler

ECMAT : Turkish Risale

(Ecme. C.) Ormanlar, sık ağaçlı yerler

ECMAİN : Turkish Risale

Hepsi, cümlesi

ECME : Turkish Risale

(C.: Ücem-Ecmât) Orman, sık ağaçlı yer

ECMEL : Turkish Risale

(Cemil. den) Çok güzel, en yakışıklı. Daha güzel

ECNAB : Turkish Risale

(Cenb. C.) Yanlar. Yan taraflar

ECNAD : Turkish Risale

(Cünd. C.) Cündler, askerler, erler, neferler, taburlar

ECNEB : Turkish Risale

Muti ve münkad olmayan. İtaatkâr olmayan. * Garib, yabancı, ecnebi. *Sert başlı at

ECNEBİ : Turkish Risale

Yabancı. Garip. Alışmamış. Başka milletten olan

ECNEBİYYET : Turkish Risale

Ecnebilik, yabancılık, gariblik

ECNEF : Turkish Risale

Haktan, doğruluktan, adaletten uzaklaşan, ayrılan adam. * Beli eğri, kambur olan adam

ECNÂS : Turkish Risale

(Cins. C.) Çeşitler, neviler, türler

ECNÂS-I MUHTELİFE : Turkish Risale

Çeşitli, türlü cinsler

ECNİHA : Turkish Risale

(Cenah. C.) Kanatlar. Cenahlar. Taraflar