Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
ELEKTROLİZ : Turkish Risale

Fiz: Birleşik bir cismi elektrik vasıtasıyla elemanlarına ayırma işi

ELEKTRON : Turkish Risale

yun. Atomda negatif yüklü zerrecik. (Bak: Delil-i inayet)

ELEKTRİK-İ MUDİ : Turkish Risale

(Elektrik-i muzi) Parlak ışık veren, parlayan lâmba

ELEM : Turkish Risale

Ağrı. Acı. Keder. Sancı. Dert. Gam. Kaygı.(Ey arkadaş! Bütün lezzetler imanda olduğu gibi, bütün elemler de dalâlettedir. Bunun izahı ise; bir şahıs, kudret-i ezeliye tarafından adem zulümatından şu korkunç dünya sahrasına atılırken gözünü açar, bakar. Bir lütuf beklediği zaman, birdenbire düşmanlar gibi hastalıklar, elemler, belâlar hücum etmeye başlarlar. Bir meded bir yardım için müsterhimane tabiata ve anâsıra baktığı vakit, kasavet-i kalble, merhametsizlikle karşılaşır. Ecram-ı semaviyeden istimdat etmek üzere başını havaya kaldırır. O ecram, atom bombaları gibi dehşetli ve heybetli halleriyle gözüne görünür. Hemen gözünü yumar, başını eğer, düşünmeye başlar. Bakar ki, hayatî hâcetleri bağırıp çağırmaya başlarlar. Bütün bütün tevahhuş ederek hemen kulaklarını tıkar, vicdanına iltica eder; bakar ki: vicdanı binler âmâl (emeller) ve emanî ile dolu gürültülerinden cinnet getirecek bir hale gelir. Acaba, hiçbir cihetten hiçbir teselli çaresini bulamayan o zavallı şahıs, mebde ile meâdi, Sâni' ile haşri itikad etmezse, onun o vaziyetinden Cehennem daha serin olmaz mı?.. İ.İ.)

ELEM-NAK : Turkish Risale

Elem verici

ELEM-NÜMUD : Turkish Risale

Elem gösteren, elemli

ELEM-ZEDE : Turkish Risale

f. Acılı. Kederli. Dertli

ELEM-İ DEMBEDEM : Turkish Risale

Vakit vakit gelen elem. Ara sıra gelen acı

ELEM-İ YE'S : Turkish Risale

Ümidsizlik elemi, yeisten gelen sıkıntı

ELEMAN : Turkish Risale

(Lât: Element) Unsur. Bileşik bir şeyi meydana getiren basit şeylerden biri. Bir bütünün parçaları

ELEMZEDE-GÂN : Turkish Risale

(Elemzede. C.) f. Elemliler, kederliler, dertliler

ELENDES : Turkish Risale

şiddetli savaş eden kimse

ELENG : Turkish Risale

f. Sur, duvar, siper. * Kale ve istihkâm askeri

ELES : Turkish Risale

Hâinlik yapmak. Hıyanet etmek. * Mecnun olmak

ELEST : Turkish Risale

$ Rabbiniz değil miyim? (meâlinde olan âyet-i kerimenin kısaltılmış işaretidir.) (Bak: Bezm-i elest, Kalubelâ)

ELET : Turkish Risale

Noksanlaştırmak. Eksiltmek. * Hapsetmek. * Yemin vermek

ELETT : Turkish Risale

Dişi kökünden çıkıp düşmüş olan kişi

ELEZZ : Turkish Risale

(Leziz. den) Çok lezzetli, en leziz

ELEZZ-İ ET'İME : Turkish Risale

Yemeklerin en lezzetli olanı

ELF : Turkish Risale

1000 Bin sayısının ismi. Bin adet şey vermek ve ünsiyet eylemek (mânâlarına gelir)

ELF-İ EVVEL : Turkish Risale

Peygamberimizin hicretinden sonra geçen bin yıl

ELF-İ SÂNİ : Turkish Risale

İkinci bin

ELFAF : Turkish Risale

Lifler. Lif lif. Sarmaş dolaş. * Cemaatler, taifeler

ELFAZ : Turkish Risale

(Lafz. C.) Lafızlar. Sözler. Lügatlar

ELFAZ-I CEMİLE : Turkish Risale

Güzel sözler