Turkish Risale
ENDAYİŞ : Turkish Risale
f. Yaldızlama, sıvama
ENDAYİŞGER : Turkish Risale
f. Yaldızcı, sıvacı
ENDAZ : Turkish Risale
f. Atan, atmış, atıcı mânasında birleşik kelimeler yapılır. Meselâ: Dehşet-endaz $
Dehşet verici, korkutucu
ENDAZE : Turkish Risale
f. Ölçü, mikyas. * Arşının bez, basma vesâire ölçmeğe mahsus küçük cinsi. (60 cm.dir) * Tahmin, takdir. * Derece, mertebe. * Mc: Hesap
ENDEK : Turkish Risale
f. Az, kalil. * Yaşı küçük, küçük yaşlı
ENDEME : Turkish Risale
f. Mazideki sıkıntıları hatırlama, geçmişdeki ıztırabları tahattur etme
ENDER : Turkish Risale
(Zarfiyet edatıdır) f. İçinde. Derununda. Dahilinde
ENDEREZ : Turkish Risale
f. Nasihat, öğüt, vasiyet. * Mektub
ENDERUN : Turkish Risale
İç, dâhil. * Kalb, içyüz, gönül. * Vaktiyle Osmanlı Sarayının iç teşkilâtı
ENDERÎ : Turkish Risale
Kalın ip, halat. * Şam yakınında bir köyün adı. * Bir dağ adı
ENDUH : Turkish Risale
(Endüh)
f. Keder, elem, gam, gussa, kaygı, sıkıntı, ıztırab, üzüntü
ENDUH-GÜSAR : Turkish Risale
f. Kederi yok eden. Gamı, sıkıntıyı gideren
ENDUH-NÂK : Turkish Risale
f. Kederli, sıkıntılı, gamlı, üzüntülü
ENDUHTE : Turkish Risale
f. Biriktirmiş, biriktirilmiş. Kazanmış, kazanılmış, Hazırlanmış. * Ödenmiş
ENDUZ : Turkish Risale
f. Kazanan, elde eden, biriktiren, toplıyan mânalarına gelir ve kelimeleri sıfat yapar
ENDÜLÜS : Turkish Risale
(Mi:
1031) Dört halife devrinden sonra kurulan Emevi devleti yıkıldıktan sonra Emevilerin Afrikadan Avrupa'ya geçip şimdiki Portekiz ve İspanya'da kurdukları İslâmi devletin bir ismidir. Bunlara Endülüs Emevileri denir. Abbasilerin katliâmından kurtulan Abdurrahman ismindeki zât Afrika yoluyla İspanyaya geçerek Emevilerin orada devamı sayılabilecek Endülüs Emevi devletini kurdu. El-Dahil (muhacir) lakabiyle maruf Abdurrahmandan itibaren lll. Hişamla sona ermek üzere 16 halife gelip geçmiştir. lll. Abdurrahman'a kadar Kurtuba emirliği diye adlandırılan bu devlete bu hükümdar zamanında Emdülüs Emevi Hilâfeti nâmı verildi. Hükümdar, Emir-ül Mü'minîn ünvanını aldı. Bu devir; ilim ve irfanın zirveye ulaştığı, Avrupalıların ilim tahsili için Endülüs'e akın ettikleri devirdir. Bundan sonra Emevilerin inhitat ve sukut devri başlar. Ne kadar çalışırlarsa da kaderin fetvasıyla icraatı sona erer. (Bak: Emevi)
ENDÜSTRİ : Turkish Risale
Fr. Sanayi, imalât, sanatlar. Hammaddeyi mâmul eşya hâline getirme. Bu da ikiye ayrılır.
Küçük sanayi: Ev ve atölyelerde basit âlet ve makinelerle eşya imalâtıdır.
Büyük sanayi: Su buharı, akaryakıt, elektrik, atom enerjisi gibi büyük çapta enerji kaynaklarından faydalanılarak fabrikalarda seri hâlde ve çok miktarda yapılan imalâttır
ENDİYE : Turkish Risale
(Neda. C.) Çiyler, şebnemler
ENDİŞ : Turkish Risale
Düşünen, mülâhaza eden, ölçülü davranan mânasında sıfat terkiblerinde kullanılır. Meselâ: Akibet-endiş $
Her işin sonunu düşünen
ENDİŞE : Turkish Risale
f. Korku. Düşünce. Merak, keder, kuruntu
ENDİŞE-İ MEVT : Turkish Risale
Ölüm endişesi. Ölüm korkusu
ENDİŞE-İ İSTİKBAL : Turkish Risale
Gelecek zamanı düşünmekten gelen merak, üzüntü, keder. Geleceği düşünmek
ENDİŞNAK : Turkish Risale
f. Endişeli, kederli, meyus, sıkıntılı, düşünceli
ENE : Turkish Risale
Ben. * Gr: Birinci şahıs zamiri. (Bak: Enaniyet)
ENERJİ : Turkish Risale
Fr. Kuvvet. Güç. Fiziki kuvvet. * Gücünü harcama isteği ve iktidarı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani