Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
ENİS(E) : Turkish Risale

(Üns. den) Dost, arkadaş, ünsiyet edilmiş olan. Alışılmış, kendisi ile ülfet edilmiş olan. Sevgili. * Sulu ve ağaçlı yerlerde bulunan ve sesi gayet hoş bir kuş. Çeşitli nağmelerde öter, kâh deve gibi kükrer ve at gibi kişner; insana alışır. * Yaban horozu

ENİS-İ DİL : Turkish Risale

Gönül dostu

ENİSAN : Turkish Risale

f. Boş ve mânasız yalan söz

ENİSE : Turkish Risale

Ateş, nar, od

ENİSUN : Turkish Risale

Türkçede hafifleterek "anason" derler

ENİT : Turkish Risale

Hased etmek

ENİŞE : Turkish Risale

f. Hafiye, gizli polis. * Casus. Gizli haberler öğrenerek veya sırları çözerek düşmanlara haber veren kimse. * Dalkavuk, yaltakçı

ENŞAT : Turkish Risale

Kovası, bir defa çekmekte çıkan, dibi yakın kuyu

EPSAN : Turkish Risale

f. Bileği taşı

EPÜRNAK : Turkish Risale

f. Delikanlı, genç yiğit, bahadır

EPİK : Turkish Risale

Fr. Mevzuu kahramanca olan yazıların frenkçe ismi

ER : Turkish Risale

f. Eğer, şâyet, ise, olsa, olur ise... mânalarına gelir

ER'AN : Turkish Risale

Ahmak, bön, salak, ebleh. * Deli, çılgın. * Şaşkın, şaşırmış, taaccüb etmiş. * Uzun boylu, akılsız kişi. * Leşker. * Dağ. (Müe: Ra'nâ)

ER'AS : Turkish Risale

Zayıflığından veya yorulduğundan dolayı yab yab yürüyen kişi

ER'EF : Turkish Risale

Daha rauf, çok şefkatli

ER'ES : Turkish Risale

Başı büyük, kocakafa

ERABET : Turkish Risale

Akıllı, zeyrek ve uslu olma

ERACİF : Turkish Risale

Uydurma, yalan sözler. (Bak: Recefe)

ERACİF VE EKÂZİB : Turkish Risale

Yalan ve uydurma sözler

ERACİH : Turkish Risale

(Urcuha. C.) Salıncaklar

ERACİZ : Turkish Risale

(Ürcuze. C.) Mısraları kafiyeli, kısa vezinli şiirler, kasideler

ERADÎN : Turkish Risale

(Arz. C.) Yerler. Arzlar, dünyalar

ERAHH : Turkish Risale

Tırnağı yassı ve geniş olan hayvan

ERAK : Turkish Risale

Uykusuzluk

ERAKK : Turkish Risale

Çok ince, ziyade rakik, ince ve yumuşak