Multilingual Turkish Dictionary Turkish Risale

ERAKK-I HİSSİYAT : Turkish Risale

Duyguların en inceleri. Gizli hisler, ince duygular

ERAMİL(E) : Turkish Risale

(Ermele. C.) Bekârlar. Dul kadınlar. Kocaları ölmüş veya boşanmış kadınlar

ERANİB : Turkish Risale

(Erneb. C.) Tavşanlar

ERAS : Turkish Risale

Başı büyük olan kimse

ERASS : Turkish Risale

Sık dişli

ERAVEND : Turkish Risale

f. şevk, arzu, istek, taleb. * şan, nam, şöhret, meşhur olma

ERAYİS : Turkish Risale

(Eris. C.) Çiftçiler, ekinciler

ERAZİL : Turkish Risale

(Erzel. C.) Reziller, namussuzlar, yüzsüzler

ERAİK : Turkish Risale

(Erike. C.) Tahtlar. Koltuklar

ERBAA : Turkish Risale

Dört

ERBAB : Turkish Risale

f. Ulu, ulvi, âlâ. * Reis, başkan, şef

ERBAB-I DENÂET : Turkish Risale

Alçak ve rezil kimseler

ERBAB-I GARAZ : Turkish Risale

f. Garaz sahibleri, kötü niyetliler

ERBAB-I SİYER : Turkish Risale

Tarihçiler. Peygamberimiz Resul-i Ekrem'in (A.S.M.) hayatını bilenler

ERBAH : Turkish Risale

(Ribh. C.) Ribhler, faydalar, kazançlar, kârlar, gelirler. * Faizler

ERBAUN : Turkish Risale

Kırk sayısı

ERBAİN : Turkish Risale

Kırk. Kırk gün devam eden kara kış

ERBAİYYET : Turkish Risale

Dört olmak

ERBAŞ : Turkish Risale

Ask: Subay ve assubayların dışında kalan rütbeli asker

ERBED : Turkish Risale

Boz renkli

ERC : Turkish Risale

f. Kıymet, kadr, değer. * Gergedan

ERCA : Turkish Risale

Çok rica edilen, pek fazla taleb edilen, çok istenilen

ERCAF : Turkish Risale

(C.: Eracif) Yalan haber

ERCAH : Turkish Risale

Daha üstün, daha râcih

ERCAL : Turkish Risale

(Ricl. C.) Ayaklar