Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
FASİKÜL : Turkish Risale

Fr. Bir kitabın ayrı bir kapak içinde satılan bölümlerinden her biri

FASİT DAİRE : Turkish Risale

(Bak: Fâsid daire)

FAT'E : Turkish Risale

Vurmak. * Yarmak. * Cimâ etmek. * Yere vurmak

FATANET : Turkish Risale

(Fetânet) Zihin açıklığı. Çabuk kavrayış ve anlayış. Sağlam anlayış. Fıtnetlik. * Müteyakkız oluş. * Peygamberlerin sıfatlarından biridir

FATH : Turkish Risale

Yassı ve enli olmak

FATIMAT-ÜZ ZEHRA : Turkish Risale

Hz. Resul-i Ekremin (A.S.M.), Hz. Hatice'den doğma kızı. Hicretten 18 yıl önce doğmuş, Hz. Ali ile evlenmiş ve Hz. Hasan ve Hüseyin'in vâlideleri olmuştur. Peygamberimizden (A.S.M.) 6 ay sonra dâr-ı bekaya göçmüştür. (Radıyallahü anha)

FATIMÎ : Turkish Risale

(Fâtımiyye) Hz. Fatıma Sülâlesinden olmak iddiasında bulunan, önce kuzey Afrika, sonra Mısırda hükümet süren sülâleye mensub meliklerin takındıkları isimdir. (Mi:
1171) İsmâiliye nâmında bâtıl fırkadandırlar. Salâhaddin-i Eyyubî, ordusu ile, Fâtımîlerin hâkimiyetine son verdi

FATIN : Turkish Risale

(Fıtnat. dan) Fıtnat sahibi, zihni açık, uyanık. İleri derecede akıllılık

FATK : Turkish Risale

Kırma, ayırma, yarma, çatlatma. * "Kasık yarığı" denilen bir hastalık. * Elbisenin dikişlerini sökmek

FATM : Turkish Risale

Kesmek

FATR : Turkish Risale

Bir şeye başlamak. * İcab eylemek. * Yarık, çatlak. * Yarmak. * Yaratmak. * Oruç tutanın orucunu açması

FATUR : Turkish Risale

Oruç bozacak şey

FATV : Turkish Risale

Bir şeye el ile vurmak. * Cimâ etmek

FATÎR : Turkish Risale

Tâze şey. * Mayalanmış hamur

FATİK : Turkish Risale

(C: Fitâk) Çeri ve öncü olan kimse

FATİK(E) : Turkish Risale

(C.: Futtâk-Fevatik) Eline fırsat geçtikçe adam öldüren kimse

FATİM : Turkish Risale

Sütten kesilmiş çocuk

FATİN : Turkish Risale

(Fitne. den) Fitne çıkaran. Dinden çıkarıp azdıran. İğfâl eden

FATİN(E) : Turkish Risale

(Fıtnat. dan) Anlayışlı, akıllı, zeki, uyanık

FATİN-ÜL ASR : Turkish Risale

Asrın en zeki, anlayışlı ve akıllısı

FATİR : Turkish Risale

Durgun, füturlu, gevşek. * Ilık, az sıcak

FAVORİ : Turkish Risale

Fr. Sakalın kulak hizasından yanağa doğru inen kısmı. * Bir müsabakayı kazanacağı tahmin edilen şahıs, takım veya hayvan

FAVÎNA : Turkish Risale

Ud-us salib dedikleri nesne ki iki sınıftır; biri erkek olup uzundur, biri dişidir ki ondan kısa olur ve ikisi de kafasızdır

FAY : Turkish Risale

Fr. Arazide meydana gelen ve bir tarafı yüksek, bir tarafı alçak olan büyük yarık

FAYIK : Turkish Risale

Yüce, âli