Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
BEYANAT : Turkish Risale

(Beyan. C.) Nutuklar, izahlar, açıklamalar, beyanlar

BEYANNAME : Turkish Risale

f. Durumu yazı ile bildiren açıklama

BEYARE : Turkish Risale

f. Kısa boylu ve bodur olarak yerde yetişen nebat, meyve ve sebze. Kavun, karpuz, kabak...gibi

BEYARİŞ : Turkish Risale

f. Çare. Tedbir. Deva, derman. İlâç, tiryak

BEYAT : Turkish Risale

Geceleyin çalışma, geceyi işle geçirme

DEST-ZEN : Turkish Risale

f. Tutunma. * El uzatma

DEST-İ GAYBÎ : Turkish Risale

f. Görünmez el, inâyet-i İlâhi. * Mc: Allah'ın yardımı

DEST-İ RAST : Turkish Risale

Sağ el, sağ taraf

DEST-İ İSTİBDAD : Turkish Risale

İstibdadın verdiği azap, istibdadın eli

DESTAK : Turkish Risale

Şarabın beyazlığı ve dökülmesi

DESTAN : Turkish Risale

f. (Dest. C.) Eller. * Hikâyeler, masallar. * Hile, tezvir, mekir. * Meşhur Zâloğlu Rüstem'in babasının nâmı

DESTAR : Turkish Risale

f. Sarık, imâme, başa sarılan tülbent

DESTAR-I HÜMAYUN : Turkish Risale

Pâdişah sarığı

DESTAR-ÇE : Turkish Risale

f. Mendil

DESTARBEND : Turkish Risale

f. Sarık saran, sarıklı

DESTE : Turkish Risale

f. Tutam, bağ, demet, kabza. * Muin, mededkâr. * Süpürge. * Küstah

DESTE-DAD : Turkish Risale

f. El veren, yardım eden

DESTE-DAD-I TESLİM : Turkish Risale

f. Teslim elini veren, itaat eden, uyan

DESTE-ÇUB : Turkish Risale

f. Sopa, değnek

DESTEC : Turkish Risale

Desti. * Kola takılan bilezik

DESTEK : Turkish Risale

f. Bir şeyin yıkılıp devrilmemesi için, o şeye vurulan payanda, dayanak. * Küçük el. * Yün ve pamuk gibi şeyleri eğirmeye yarıyan âlet

DESTROYER : Turkish Risale

ing. Çok sür'atli giden küçük savaş gemisi, torpido muhribi

DESTUR : Turkish Risale

f. İzin, müsaade. Şerlilerden kurtulmak için söylenen söz. * Allah'ın inayeti

DESTUR (DÜSTUR) : Turkish Risale

Asıl. * Kanun. * Vezir-i azam, baş vezir

DESTİ : Turkish Risale

f. Testi