Turkish Risale
FEVZAÎ : Turkish Risale
Anarşist. Hiç bir din ve nizam tanımayan. * Kargaşalık ve anarşi ile alâkalı
FEVZAİYE : Turkish Risale
Fls: Anarşik. Kanun ve nizam tanımayan hal ve hareket
FEVZÂ : Turkish Risale
Kargaşalık. Anarşi. * Karışmış, muhtelit
FEVZÂ-YI ÂRÂ : Turkish Risale
Fikirlerin karmakarışık olması. Fikre ait anarşi. Fikrî anarşi
FEVZÎ : Turkish Risale
Kurtuluşa, fevze âit ve müteallik
FEVZİYE : Turkish Risale
Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılması üzerine II.Sultan Mahmud tarafından eski odalar mevkiine verilen isimdir. Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılması esnasında, yeni odalar Kara Cehennem'in attığı yağlı paçavralarla yanmış, eski odalar da ocağın ilgasından birkaç gün sonra yıktırılmıştır. Gerek yanan ve gerekse yıkılan yerlerin vaziyetlerinin tâyini hakkında Sadrazam Selim Mehmed Paşa'nın, Padişaha arzettiği telhis üzerine, Sultan Mahmud, yeni odaların bulunduğu yere Ahmediye, eski odalar mevkiine de Fevziye adının verilmesini emretti (O.T.D.S.)
FEVÂİD : Turkish Risale
(Fayda. C.) Faydalar. Faydalı şeyler
FEVÂİD-İ ME'MULE : Turkish Risale
Umulan faydalar
FEY' : Turkish Risale
Ganimet. Harbde elde edilen mal. * Rücu'. * Haraç. * Zeval vaktinden sonraki gölge. (Bak: Fey-i zeval)
FEY' (FEY'A) : Turkish Risale
Her nesnenin evveli
FEY-İ ZEVAL : Turkish Risale
Güneşin garba doğru dönmesinin başlaması, Güneş tam ortada gibiyken yerde dikili olan şeylerin gölgeleri batıdan doğuya dönüp kısalmakta son bulduğu zamandır. Bundan sonra öğle namazı vakti başlar
FEYA : Turkish Risale
Yahu... gibi mânaya gelir, hayret ifade eder
FEYAC : Turkish Risale
Söz, kelam
FEYAFÎ : Turkish Risale
(Feyfâ. C.) Çöller, sahralar
FEYALİLACEB : Turkish Risale
(Fe-yâ lil'aceb) Hayret ve taaccüb ifâdesi için söylenir
FEYAYİH : Turkish Risale
(Feyhâ. C.) Genişlikler, enginlikler, boşluklar
FEYC : Turkish Risale
(C: Füyuc-Feycân) Haber getiren peyk
FEYCEN : Turkish Risale
Sedef dedikleri ot
FEYD : Turkish Risale
Sallanmak
FEYDUM : Turkish Risale
Bir nevi mâcun
FEYEZAN : Turkish Risale
f. Suyun çok olup taşması, çoşması. * Bolluk, fazlalık, feyiz
FEYFA' : Turkish Risale
(C.: Feyâfi) Büyük çöl, sahra
FEYFA-NEVERD : Turkish Risale
f. Çöl yolcusu. Çöllerde yol alıp ilerliyen
FEYH : Turkish Risale
Sıcağın şiddetlenmesi. * Koku yayılmak. * Kazan kaynamak. * Yara kanamak
FEYHA : Turkish Risale
Geniş ve büyük olan. Engin
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani