Turkish Risale
FEYHAK : Turkish Risale
Geniş nesne
FEYHEC : Turkish Risale
İçki ölçülen bardak. Şarab. Hamr. Bâde
FEYK : Turkish Risale
Tavuğun gıdaklaması. * Uzun boylu erkek. * İyi olmak
FEYL : Turkish Risale
Hamile kadının sütü
FEYLAK : Turkish Risale
Büyük adam. * Çok asker. Kolordu. * (C: Feyâlik) İpek böceği ve kozası
FEYLEKUN : Turkish Risale
Kandıra dedikleri hasır otu
FEYLEKUS : Turkish Risale
Fil kulağı dedikleri büyük yassı yapraklı ot
FEYLEM : Turkish Risale
Geniş, büyük nesne
FEYLEMANÎ : Turkish Risale
Cüssesi büyük olan
FIRAK-I DÂLLE : Turkish Risale
Dalâlete gitmiş fırkalar. Dalâlette kalmış cemaatler
FIRAK-I SİYASİYE : Turkish Risale
Siyasî fırkalar, siyasî partiler
FIRAT : Turkish Risale
Ön Asya'nın en büyük nehridir. Diyadin civarında çıkar, Anadolu'nun doğu taraflarına kadar gelip Mezopotamya'yı dolaştıktan sonra Irak'ta Dicle ile birleşerek Basra Körfezi'ne dökülür
FIRFIRA : Turkish Risale
Topaç
FIRIŞKA : Turkish Risale
Bütün yelkenleri camadana vurmaksızın kullanabilmeğe münasib olan rüzgâr hakkında söylenilen bir tabirdir. Bu rüzgârın, saniyedeki sür'ati
12 metredir
FIRKA : Turkish Risale
Parti. İnsan grubu. Kısım olmak ve ayrılmak. Bölük. * Tümen
FIRKA-İ ASKERİYE : Turkish Risale
Askerî fırka, tümen
FIRKA-İ NÂCİYE : Turkish Risale
Kur'an-ı Kerim'e ve Sünnet-i Seniyeye sıkı sıkıya bağlı olup Ehl-i Sünnet ve Cemaat yolundan ayrılmayan müslümanlar. Bunlar kıyamete kadar lütf-u İlahî ile devam eder
FIRKA-İ SİYASİYE : Turkish Risale
Siyasî parti
FIRSAT : Turkish Risale
(Bak: Fursat)
FIRTINA : Turkish Risale
Şiddetli rüzgârla denizin dalgalanıp karışması. * Rüzgârın çok şiddetli esmesi
FISAD : Turkish Risale
Kan alma, hacamet
FISAL : Turkish Risale
(Bak: Fisâl)
FISFISA : Turkish Risale
(C: Fısfıs-Fesâfıs) Yaş yonca
FISH : Turkish Risale
Nasârâ bayramı
FISK : Turkish Risale
Haddini tecavüz. Günah. Haktan ayrılmak. * Fık: Allah'ın emirlerini terk ve O'na isyan etmek ve doğru yoldan sapıp çıkmak. Böyle olanlara şeriat dilinde "fâsık" denir.(Fısk; haktan udul, ayrılmak; hadden tecavüz, hayat-ı ebediyeden çıkıp terketmektir. Fıskın menşei; kuvve-i akliye, kuvve-i gazabiye, kuvve-i şeheviye denilen üç kuvvetin ifrat ve tefritinden neş'et eder. Evet ifrat veya tefrit, delillere karşı bir isyandır. Yani sahife-i âlemde yaratılan delâil, uhud-u ilâhiyye hükmündedir. O delâile muhalefet eden, Cenab-ı Hak'la fıtraten yapmış olduğu ahdini bozmuş olur. Ve keza ifrat ve tefrit, hayat-ı nefsiye ve ruhiyenin maraz ve hastalığını intac eden esbabdandır. Buna, fıskın birinci sıfatı olan $ cümlesiyle işaret edilmiştir. Ve keza, ifrat ve tefrit, hayat-ı içtimaiyeye karşı isyan ateşini yakan iki âmildir. Evet, bu âmiller Hayat-ı içtimaiyeyi nizam ve intizam altına alan râbıtaları, kanunları keser atar. Evet şehvet veya gazab, haddini aşarsa, ırz ve namuslar pay-mal olur, masumlar mahvolur. Buna da, fıskın ikinci sıfatı olan $ cümlesiyle işaret edilmiştir. Ve keza, dünya nizamının bozulmasını intac edip fesad ve ihtilâle sebebiyet veren iki ihtilâlcidirler. Buna dahi fıskın üçüncü sıfatı olan $ cümlesiyle işaret edilmiştir. Evet fâsık olan kimsenin kuvve-i akliye ve fikriyesi i'tidali kaybedip safsatalara düşerse, itikadâta ait râbıtaları kesmekle, hayat-ı ebediyesini yırtar atar. Ve keza, kuvve-i gazabiyesi hadd-i vasatı tecavüz ederse, hayat-ı içtimaiyenin hem yüzünü, hem astarını yırtar, altüst eder. Ve keza, kuvve-i şeheviyesi haddi aşarsa, heva-i nefse tâbi olur, kalbinden şefkat-i cinsiye zâil olur, kendisi berbad olacağı gibi başkalarını da berbad edecektir. Bu itibarla, fâsıklar hem nev'inin zararına, hem arzın fesadına çalışmış olur. İ.İ.)(Şer'an fıskın üç mertebesi vardır: Birincisi, günahı çirkin addetmekle beraber ara sıra irtikâb etmek; İkincisi, üzerine düşerek inhimak ile yapmak; üçüncüsü, çirkinliğini inkâr ederek yapmaktır. Bu üçüncü tabaka küfür mertebesidir. Fâsık bu hâle gelmedikçe ehl-i sünnet mezhebinde mü'min namı kendisinden selbolunmaz. Binaenaleyh fâsık vasfı içinde kâfirler bulunabileceği gibi, imanını zayi etmemiş olanlar da bulunabilir. E.T.)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani