Turkish Risale
GAZIR : Turkish Risale
İyi dibâgat olunmamış deri
GAZIYE : Turkish Risale
Çok karanlık olan yer. * Büyük nurlu şey
GAZL : Turkish Risale
İplik eğirmek, bükmek
GAZM : Turkish Risale
Güçle ve şiddetle yemek. * Defetmek, kovmak
GAZN : Turkish Risale
Hapsetmek. * Kırmak
GAZR : Turkish Risale
(Gazâre) (C: Gazâyir) Men etmek, engel olmak. * Hapsetmek. * Geçim kolaylığı, maişet genişliği. * Büyük çanak
GAZRA : Turkish Risale
Ucuzluk. * Hayır. * Özlü balçık
GAZREME : Turkish Risale
(C. Gazarim) Ölçüsüz, tartısız bir şeyi satmak
GAZRUF : Turkish Risale
(C.: Gazârif) Kıkırdak
GAZUB : Turkish Risale
(Gazab. dan) Öfkeli, kızgın, hiddetli. Kükremiş. * Büyük yılan. * Abus deve
GAZV : Turkish Risale
Kasdetmek. * Küffarla cenk edip savaşmak
GAZVA : Turkish Risale
Malın ve davarın kötüsü
GAZVE : Turkish Risale
Din düşmanı olan cephenin üzerine taarruz. Muharebe. Cenk. Sefer. Din muharebesi. Gazve, gazivden alınmış olup cenk ve kıtal manasınadır. Düşmanla vuruşmak demektir. Siyer ıstılahında Gaza ve gazve tâbirleri Peygamber Efendimizin bizzat hazır bulunduğu muharebeye denir. Peygamber Efendimizin bizzat bulunmadığı müfrezelere Seriye denilir
GAZVE-İ BEDİR : Turkish Risale
Bedir Gazvesi. Bedir Muharebesi.(Melâikelerin, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'a hizmeti ve görünmesi ve cinnîlerin O'na imân ve itâati, mütevatirdir. Nass-ı Kur'an ve çok âyatla musarrahtır. Gazve-i Bedir'de beşbin melâike,
nass-ı Kur'an ile
önde, sahâbeler gibi ona hizmet edip, asker olmuşlar. Hattâ o melekler, melâikeler içinde, ashâb-ı Bedir gibi şeref kazanmışlar. M.)
GAZVER : Turkish Risale
Bir ot cinsi
GAZZ : Turkish Risale
(Gadd) Utancından dolayı önüne bakmak. * Bir şeyin miktarını eksiltmek. * Hurmanın tomurcuğu. * Zerafet sâhibi. * Yeni buzağı
GAZZAL : Turkish Risale
Eğrilen iplik
GAZZE : Turkish Risale
Şam'ın doğusunda bir yerin adı. (Resullulah Efendimizin ceddi Hâşim'in kabri ordadır.)
GAZÂT : Turkish Risale
Gazlar
GAZÂT-I MUZIRRA : Turkish Risale
Zararlı gazlar. Zehirli gazlar
GAZÎME : Turkish Risale
Gazem denilen otun yetiştiği yer
GAZÎR : Turkish Risale
Bol, çok, kesretli, ziyade, fazla
GAZÎZ : Turkish Risale
Gılâfından yeni çıkan çiçek. * Taze
GAZİ : Turkish Risale
Din uğrunda harbeden. Cihadda yaralanmış veya harbetmiş olan kimse. Harpte ordunun başına geçen kumandan. Muzaffer olan ve harpten sağ dönen
GAZİD : Turkish Risale
Katı sesli. * Yumuşak ot
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani