Turkish Turkish Ansiklopedik
AKINTAN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
tan yeri ağarırken yapılan akın
AKŞEMSEDDİN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tai.) er.
dinin güneşi.- türk din bilgini ve hekim. (şam
göynük 1459). fatih'in hocasıdır. istanbul'un fethinde bulundu. ünlü sahabi komutan eba eyyub el-ensari’nin mezarını bulduğu söylenir. türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır
AKŞİT : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
kutlu uğurlu.
ak.
güneş, nur, aydınlık. akşit muhammed b. tugac: ihşidiler devletinin kurucusu
AKŞIN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.)
az ak, akımsı.
derisinde, kıllarında ve gözlerinde doğuştan boya maddesi bulunmadığı için her yanı beyaz olan (insan, hayvan). erkek ve kadın adı olarak kullanılır
ALAADDİN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(ara.) er.
dini yüceltmek için din uğruna çalışan kimse. alaaddin keykubad (
1237) anadolu selçuklu sultanı.
türk dil kuralları açısından "d/t" olarak kullanılır
ALACAN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
(bkz. akan)
ALAGÜN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) ka.
yazın güneş buluta girdiği zamanki gölgeli hava
ALAMET : Turkish Turkish Ansiklopedik
(ara.) ka.
işaret, iz, nişan.
remiz, sembol.
belirti, emare.
çok iri, şaşılacak büyüklükte (mec.)
ALANALP : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
ülke alan, fetheden, fatih
ALANAY : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
(bkz. alanalp)
ALANER : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
(bkz. alanalp)
ALANGOYA : Turkish Turkish Ansiklopedik
(moğ.) ka.
altın geyik.
ünlü moğol destanının kutsal sayılan kadın kahramanı
ALANGU : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
altın geyik
ALANUR : Turkish Turkish Ansiklopedik
(ara.) ka.
(bkz. nur)
ALAPINAR : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) ka.
(bkz. pınar)
ALATAN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
güneş doğmadan önce ufukta beliren karışık renkler
ALATAY : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
derisinde benekler olan tay
ALCAN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) ka.
can alıcı güzel. can alan, cesur, yürekli
ALEMDAR : Turkish Turkish Ansiklopedik
(afi.) er.
bayrak veya sancak tutan, taşıyan, bayraktar, sancaktar.
işe önderlik eden. alemdar mustafa paşa: osmanlı veziri
ALEV : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) ka.
ateşten ve yanıcı cisimlerden çıkan parlak, çeşitli şekillere giren gazlardan meydana gelen şeffaf dil, yalım.
aşk ateşi, sevda.
alımlı, cazibeli kadın
ALEVİ : Turkish Turkish Ansiklopedik
(ara.) er.
hz. ali soyundan, hz. ali'ye hususi ilgi gösteren, ona taraftar olan. şii mezhebinin kollarından biri
ALGAN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
alan, fetheden, fatih
ALGUHAN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
çağatay hanlığı hükümdarı. (1266). orta asya’yı ele geçirip harezm'den afganistan’a kadar sınırlarını genişletti. cengiz'in yasalarını şiddetle uyguladı
ALGUN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(far.) ka.
aklı alınmış.
al renginde, koyu ve parlak pembe.
tümsek, tepe
ALGUNE : Turkish Turkish Ansiklopedik
(far.) ka.
serap.
allık
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani